32. Makale Paper 32
Yerel Evrenler’in Evrimi The Evolution of Local Universes
32:0.1 (357.1) BİR yerel evren, Mikâil’in Cennet düzeyine ait olan bir Yaratan Evladı’nın kendi eseridir. Bu türden bir evren, her biri yerleşik dünyaların yüz sistemini içine alan yüz takımyıldızından meydana gelmektedir. Her sistem nihai olarak, yaklaşık bin yerleşik âlemi içinde barındıracaktır. 32:0.1 (357.1) A LOCAL universe is the handiwork of a Creator Son of the Paradise order of Michael. It comprises one hundred constellations, each embracing one hundred systems of inhabited worlds. Each system will eventually contain approximately one thousand inhabited spheres.
32:0.2 (357.2) Zaman ve mekânın bu evrenlerinin tümü evrimseldir. Cennet Mikâilleri’nin yaratıcı tasarımı her zaman; bu türden bir yerel evreni meydana getiren âlemlerin değişen düzeylerin içinde barındığı çok katmanlı olan yaratılmışların fiziksel, ussal ve ruhsal olan doğaları ve yetkinliklerinin düzenli bir biçimde olan evriminin ve ilerleyici gelişmesinin doğrultusu boyunca ilerler. 32:0.2 (357.2) These universes of time and space are all evolutionary. The creative plan of the Paradise Michaels always proceeds along the path of gradual evolvement and progressive development of the physical, intellectual, and spiritual natures and capacities of the manifold creatures who inhabit the varied orders of spheres comprising such a local universe.
32:0.3 (357.3) Urantia; Nasıralı İsa ve Salvington’un Mikâil’i olarak, Nebadon’un Tanrı-insanı’nın egemen olduğu yerel bir evrene aittir. Buna ek olarak Mikâil’in bu yerel evren için sahip olduğu tasarılarının tümü, mekânın yüce serüvenine başlamasından önce Cennet Kutsal Üçlemesi tarafından bütünüyle kabul edilmiştir. 32:0.3 (357.3) Urantia belongs to a local universe whose sovereign is the God-man of Nebadon, Jesus of Nazareth and Michael of Salvington. And all of Michael’s plans for this local universe were fully approved by the Paradise Trinity before he ever embarked upon the supreme adventure of space.
32:0.4 (357.4) Tanrı’nın Evlatları, yaratan eylemlerinin âlemlerini seçebilirler; fakat bu maddi yaratımlar özgün olarak Üstün Evren’in Cennet Mimarları tarafından tasarlanmış ve arzu edilen bir biçimde hayata geçirilmişlerdir. 32:0.4 (357.4) The Sons of God may choose the realms of their creator activities, but these material creations were originally projected and planned by the Paradise Architects of the Master Universe.
1. Evrenlerin Fiziksel Ortaya Çıkışı ^top 1. Physical Emergence of Universes ^top
32:1.1 (357.5) Mekân-kuvvet ve kökensel enerjilerin evren öncesi düzenlenmeleri, Cennet Üstün Kuvvet Düzenleyicileri’nin görevidir; fakat aşkın-evren nüfuz alanları içinde ortaya çıkan enerji yerel veya doğrusal olan çekime karşılık gösterir bir hale geldiğinde onlar, ilgili aşkın-evrenin güç yöneticilerinin yararına görevlerinden ayrılır. 32:1.1 (357.5) The preuniverse manipulations of space-force and the primordial energies are the work of the Paradise Master Force Organizers; but in the superuniverse domains, when emergent energy becomes responsive to local or linear gravity, they retire in favor of the power directors of the superuniverse concerned.
32:1.2 (357.6) Bu güç yöneticileri, yerel bir evren yaratımının madde-öncesi ve kuvvet-sonrası fazları içinde yalnız başına faaliyet gösterir. Bir Yaratan Evlat’ın evren düzenlemesine başlaması güç yöneticilerinin ortaya çıkan evrene, bağımlı güneşler ve maddi âlemler biçimindeki maddi bir oluşumu yeterli bir biçimde sağlamak için mekân-enerjilerini harekete geçirdiği ana kadar mümkün değildir. 32:1.2 (357.6) These power directors function alone in the prematerial and postforce phases of a local universe creation. There is no opportunity for a Creator Son to begin universe organization until the power directors have effected the mobilization of the space-energies sufficiently to provide a material foundation—literal suns and material spheres—for the emerging universe.
32:1.3 (357.7) Her ne kadar onlar fiziksel boyutlar bakımından büyük bir ölçüde farklılık gösterseler de ve zaman zaman dışsal-maddi içerik bakımından değişiklik arz etseler de, yerel evrenlerin tümü yaklaşık olarak aynı enerji potansiyelinin bir parçasıdır. Yerel bir evrenin güç etkisi ve potansiyel-maddi edinimi; Yaratan Evlat’ın etkinliklerine ek olarak güç yöneticileri ve onlardan önce gelen unsurların düzenlemeleri ve onun yaratıcı birlikteliğinin elinde bulundurduğu içkin fiziksel denetimin edinimi tarafından belirlenmektedir. 32:1.3 (357.7) The local universes are all approximately of the same energy potential, though they differ greatly in physical dimensions and may vary in visible-matter content from time to time. The power charge and potential-matter endowment of a local universe are determined by the manipulations of the power directors and their predecessors as well as by the Creator Son’s activities and by the endowment of the inherent physical control possessed by his creative associate.
32:1.4 (358.1) Bir yerel evrenin enerji etkisi yaklaşık olarak, ona ait olan aşkın-evrenin kuvvet ediniminin yüz binde biridir. Yerel evreniniz olan Nebadon’un durumunda ise kütlenin maddeleşmesi, önemsiz derece olan bir biçimde daha azdır. Fiziksel olarak bahsedecek olursak Nebadon, Orvonton yerel yaratımlarının herhangi biri içinde bulunabilecek olan enerji ve maddenin fiziksel edinimlerinin tümünü elinde bulundurmaktadır. Nebadon evreninin gelişimsel büyümesi üzerinde olan tek fiziksel kısıtlama; bir araya gelen evren işleyiş düzenin birliktelik halindeki güçleri ve kişiliklerinin çekim düzenleyicileri tarafından alıkonulan mekân-enerjisinin niceliksel olan etkisinden meydana gelmektedir. 32:1.4 (358.1) The energy charge of a local universe is approximately one one-hundred-thousandth of the force endowment of its superuniverse. In the case of Nebadon, your local universe, the mass materialization is a trifle less. Physically speaking, Nebadon possesses all of the physical endowment of energy and matter that may be found in any of the Orvonton local creations. The only physical limitation upon the developmental expansion of the Nebadon universe consists in the quantitative charge of space-energy held captive by the gravity control of the associated powers and personalities of the combined universe mechanism.
32:1.5 (358.2) Enerji-maddesi, kütlenin maddeleşmesi sürecinde mevcut bir düzeye eriştiğinde; bir Cennet Yaratan Evladı, Sınırsız Ruhaniyet’in bir Yaratıcı Kız Evladı tarafından eşlik edilen bir biçimde bu durumda ortaya çıkar. Yaratan Evlat’ın varışıyla birlikte eş zamanlı olarak bahse konu görev, tasarlanan yerel evrenin yönetim merkezi dünyaları haline gelecek olan mimari âlem üzerinde başlar. Takımyıldız yönetim merkezleri ve sistem başkentleri olarak hizmet etmek için bulunan mimari dünyaların yaratımlarının görevi devam ederken; uzun çağlar boyunca bu türden yerel bir yaratım evrimleşmekte, güneşler sabitleşmekte, gezegenler yörüngeleri oluşturmakta onlar etrafında dönmektedir. 32:1.5 (358.2) When energy-matter has attained a certain stage in mass materialization, a Paradise Creator Son appears upon the scene, accompanied by a Creative Daughter of the Infinite Spirit. Simultaneously with the arrival of the Creator Son, work is begun upon the architectural sphere which is to become the headquarters world of the projected local universe. For long ages such a local creation evolves, suns become stabilized, planets form and swing into their orbits, while the work of creating the architectural worlds which are to serve as constellation headquarters and system capitals continues.
2. Evrenin İşleyişsel Düzenlenişi ^top 2. Universe Organization ^top
32:2.1 (358.3) Evrenin işleyişsel düzenlenişi içinde Yaratan Evlatlar, Üçüncü Kaynak ve Merkez’den kökenini alan güç yöneticileri ve diğer varlıkları takip ederler. Yaratan Evlat’ınız olan Mikâil böylelikle, önceden işleyişsel olarak düzenlenmiş olan mekânın enerjilerinden Nebadon’a ait olan evrenin yerleşik âlemlerini oluşturmuştur; ve bahse konu bu zamandan itibaren kendisi, onların idaresine titizlikle atanmış bir halde bulunmaktadır. Mevcudiyet-öncesi enerjiden bahse konu bu kutsal Evlatlar; görülebilen maddeyi oluşturmakta, yaşayan yaratımları sağlamakta ve Sınırsız Ruhaniyet’in evren mevcudiyetinin eş güdümüyle birlikte ruhaniyet kişiliklerinin çeşitlilik arz eden bir maiyetini yaratmaktadır. 32:2.1 (358.3) The Creator Sons are preceded in universe organization by the power directors and other beings originating in the Third Source and Center. From the energies of space, thus previously organized, Michael, your Creator Son, established the inhabited realms of the universe of Nebadon and ever since has been painstakingly devoted to their administration. From pre-existent energy these divine Sons materialize visible matter, project living creatures, and with the co-operation of the universe presence of the Infinite Spirit, create a diverse retinue of spirit personalities.
32:2.2 (358.4) Evrenin işleyişsel düzenlemesinin başlangıçsal fiziksel görevi içinde Yaratan Evlat’dan çok önce görev yapan bu güç yöneticileri ve enerji düzenleyicileri; Yaratan Evlat’ın mevcudiyeti sonrasında Evren Evladı ile muhteşem bir birliktelik içinde, onların özgün olarak düzenledikleri ve döngüleştirdikleri bu enerjilerin birliktelik haline getirilmiş olan denetiminde sonsuza kadar kalmaya devam eder. Salvington üzerinde şu an, bu yerel evrenin özgün oluşumu içinde Yaratan Evlat’ınız ile birlikte eş güdümde bulunan bahse konu bu yüz güç merkezi faaliyet halinde bulunmaktadır. 32:2.2 (358.4) These power directors and energy controllers who long preceded the Creator Son in the preliminary physical work of universe organization later serve in magnificent liaison with this Universe Son, forever remaining in associated control of those energies which they originally organized and circuitized. On Salvington there now function the same one hundred power centers who co-operated with your Creator Son in the original formation of this local universe.
32:2.3 (358.5) Nebadon içindeki fiziksel yaratımın ilk tamamlanmış eylemi; Salvington’un mimari âlemi biçimindeki yönetim merkezi dünyasının uyduları ile birlikte olan işleyişsel düzenlenişinden oluşmuştur. Güç merkezi ve fiziksel düzenleyicilerin öncül devinimlerinin gerçekleştiği andan Salvington’un tamamlanmış âlemleri üzerinde yaşayan görevlilerin varışına kadarki olan bu ara süreç, mevcut olan gezegensel zamanınızın bir milyar yılından biraz daha fazla sürmüştür. Salvington’un inşası eş zamanlı olarak; tasarlanan takımyıldızlarının yüz yönetim merkezi dünyasına ek olarak gezegensel denetimin ve idarenin tasarlanan yerel sistemlerinin mimari uyduları ile birlikte yaratımlarını izlemiştir. Bu türden mimari dünyalar; varlığın ara düzeyi olan morontia veya geçiş aşamalarına ek olarak, fiziksel ve ruhsal varlıkların ikisine birden yerleşke alanı sağlamak için tasarlanmıştır. 32:2.3 (358.5) The first completed act of physical creation in Nebadon consisted in the organization of the headquarters world, the architectural sphere of Salvington, with its satellites. From the time of the initial moves of the power centers and physical controllers to the arrival of the living staff on the completed spheres of Salvington, there intervened a little over one billion years of your present planetary time. The construction of Salvington was immediately followed by the creation of the one hundred headquarters worlds of the projected constellations and the ten thousand headquarters spheres of the projected local systems of planetary control and administration, together with their architectural satellites. Such architectural worlds are designed to accommodate both physical and spiritual personalities as well as the intervening morontia or transition stages of being.
32:2.4 (359.1) Nebadon’un yönetim merkezi olan Salvington, yerel evrenin tam olarak enerji-kütle merkezinde konumlandırılmıştır. Fakat sizin yerel evreniniz tek bir gökbilimsel sistem değildir, gerçekte daha büyük bir sistem onun fiziksel merkezinde mevcut bir durumda bulunmaktadır. 32:2.4 (359.1) Salvington, the headquarters of Nebadon, is situated at the exact energy-mass center of the local universe. But your local universe is not a single astronomic system, though a large system does exist at its physical center.
32:2.5 (359.2) Salvington, Nebadonlu Mikâil’e ait olan kişisel yönetim merkezidir; fakat o her zaman burada bulunmamaktadır. Her ne kadar yerel evreniniz, başkent âleminde Yaratan Evlat’ın sabit mevcudiyetine ihtiyaç duymasa da; bu durum, fiziksel düzenlenmenin önceki çağları için geçerli bulunmamaktaydı. Karşılıklı maddi çekim tarafından birbirlerini dengelemek için çeşitli döngüleri ve sistemleri etkin hale getirmek amacıyla yeterli enerjinin maddileştirilmesi boyunca âlemin çekimsel sabitleştirilmesinin harekete geçirildiği bu türden bir zamana kadar bir Yaratan Evlat, kendi yönetim merkezinden ayrılmaya yetkin değildir. 32:2.5 (359.2) Salvington is the personal headquarters of Michael of Nebadon, but he will not always be found there. While the smooth functioning of your local universe no longer requires the fixed presence of the Creator Son at the capital sphere, this was not true of the earlier epochs of physical organization. A Creator Son is unable to leave his headquarters world until such a time as gravity stabilization of the realm has been effected through the materialization of sufficient energy to enable the various circuits and systems to counterbalance one another by mutual material attraction.
32:2.6 (359.3) Mevcut an içerisinde bir âlemin fiziksel tasarımı tamamlanmış olup; Yaratıcı Ruhaniyet ile birliktelik içerisindeki Yaratan Evlat, tasarımını ve yaşam yaratımını hayata geçirmektedir. Bu durumun hemen sonrasında Sınırsız Ruhaniyet’in bu temsili, farklı bir yaratıcı kişiliği olarak kendi evren faaliyetine başlamaktadır. İlk yaratıcı eylem oluşturulduğunda ve uygulandığında, kutsallığın kimliğine ve nihai amacına ait olan bahse konu bu öncül kavramsallaşmasının bireysel hale gelişi biçimindeki Berrak ve Sabah Yıldızı orada mevcudiyetine kavuşmaktadır. Her ne kadar kutsallığın nitelikleri bakımından önemli bir ölçüde kısıtlı olan, Yaratan Evlat’ın tüm nitelikleri ve karakterleri göz önüne alındığında ona benzeyen onun kişilik birlikteliği biçimindeki bu unsur evrenin baş yöneticisidir. 32:2.6 (359.3) Presently, the physical plan of a universe is completed, and the Creator Son, in association with the Creative Spirit, projects his plan of life creation; whereupon does this representation of the Infinite Spirit begin her universe function as a distinct creative personality. When this first creative act is formulated and executed, there springs into being the Bright and Morning Star, the personification of this initial creative concept of identity and ideal of divinity. This is the chief executive of the universe, the personal associate of the Creator Son, one like him in all aspects of character, though markedly limited in the attributes of divinity.
32:2.7 (359.4) Yaratan Evlat’ın sağ kolu olan yardımcısı ve baş yöneticisi böylelikle sağlanırken orada, çeşitlilik içerisinde bulunan yaratılmışların çok geniş ve muazzam bir kapsamdaki varoluşu gerçekleşir. Yerel evrenlerin erkek ve kız evlatları burada belirecek olup, bu durumun hemen sonrasında; evrenin yüce kurullarından, irade sahibi yaratılmışların çeşitli fani ırklarının evleri haline gelmesi için peşi sıra tasarlanan bu dünyaların bir araya toplanması şeklindeki yerel sistemlerin takımyıldızlarının ve egemenlerinin yaratıcılarına kadar uzanan bu türden bir yaratımın hükümeti sağlanacaktır; ve bu dünyaların her biri, bir Gezegensel Prens tarafından idare edilecektir. 32:2.7 (359.4) And now that the right-hand helper and chief executive of the Creator Son has been provided, there ensues the bringing into existence of a vast and wonderful array of diverse creatures. The sons and daughters of the local universe are forthcoming, and soon thereafter the government of such a creation is provided, extending from the supreme councils of the universe to the fathers of the constellations and the sovereigns of the local systems—the aggregations of those worlds which are designed subsequently to become the homes of the varied mortal races of will creatures; and each of these worlds will be presided over by a Planetary Prince.
32:2.8 (359.5) Ve bu durumun sonrasında bu türden bir evren oldukça bütüncül bir biçimde işleyişsel olarak düzenlendiğinde, ve oldukça tamamlayıcı bir şekilde güçlendirildiğinde; Yaratan Evlat, onların kutsal görüntüsü içinde fani insanı yaratmak için Yaratıcı’nın niyetini gerçekleştirme yolunda adım atmış olur. 32:2.8 (359.5) And then, when such a universe has been so completely organized and so repletely manned, does the Creator Son enter into the Father’s proposal to create mortal man in their divine image.
32:2.9 (359.6) Gezegensel yerleşkelerin işleyişsel düzenlenmesine dair süreç, Nebadon içinde hala devam etmektedir; çünkü bu evren gerçekten de, Orvonton’un yıldızsal ve gezegensel âlemleri içinde henüz genç kümelenme şeklindedir. Son kayıtlara göre Nebadon içerisinde 3.840.101 yerleşik gezegen bulunmaktadır; buna ek olarak dünyanızın ait olduğu yerel sistem olan Satania, diğer sistemlere oldukça benzer bir niteliktedir. 32:2.9 (359.6) The organization of planetary abodes is still progressing in Nebadon, for this universe is, indeed, a young cluster in the starry and planetary realms of Orvonton. At the last registry there were 3,840,101 inhabited planets in Nebadon, and Satania, the local system of your world, is fairly typical of other systems.
32:2.10 (359.7) Satania, yalnız bir gökbilimsel birim veya işleyişsel düzenleme şeklinde bulunan bir biçimde tek-tip bir fiziksel sistem değildir. Onun 619 yerleşik dünyası, beş yüzü aşkın farklı fiziksel sistem içerisinde konumlandırılmıştır. Orada iki yerleşik dünyaya sahip olan kırk altı tane sistem bulunurken, onlardan sadece beşi, iki yerleşik dünyadan daha fazlasına sahip olup; bu beşi arasında yalnızca biri dört yerleşik gezegene sahiptir. 32:2.10 (359.7) Satania is not a uniform physical system, a single astronomic unit or organization. Its 619 inhabited worlds are located in over five hundred different physical systems. Only five have more than two inhabited worlds, and of these only one has four peopled planets, while there are forty-six having two inhabited worlds.
32:2.11 (359.8) Yerleşik dünyaların Satania sistemi; Uversa’dan, ve yedinci aşkın evrenin fiziksel veya gökbilimsel olan merkezi biçiminde faaliyet gösteren büyük güneş kümelenmesinden oldukça uzak bir şekilde konumlandırılmıştır. Satania’nın yönetim merkezi Jerusem’den, Samanyolu’nun oldukça geniş çapı içerisinde çok uzak bir konumda bulunan Orvonton’un aşkın evreninin fiziksel merkezine olan uzaklık iki yüz bin ışık yılından fazladır. Satania, yerel evrenin çevresel kısmı üzerinde bulunmaktadır; ve Nebadon şu anda Orvonton’un sınırlarına yönelen bir biçimde oldukça dışa doğru bir konumda bulunmaktadır. Yerleşik dünyaların en dışta bulunan sisteminden aşkın evrenin merkezine doğru olan uzaklık, iki yüz elli bin ışık yılından biraz daha azdır. 32:2.11 (359.8) The Satania system of inhabited worlds is far removed from Uversa and that great sun cluster which functions as the physical or astronomic center of the seventh superuniverse. From Jerusem, the headquarters of Satania, it is over two hundred thousand light-years to the physical center of the superuniverse of Orvonton, far, far away in the dense diameter of the Milky Way. Satania is on the periphery of the local universe, and Nebadon is now well out towards the edge of Orvonton. From the outermost system of inhabited worlds to the center of the superuniverse is a trifle less than two hundred and fifty thousand light-years.
32:2.12 (360.1) Nebadon’a ait olan evren mevcut an içinde, Orvonton’un aşkın-evren döngüsü içinde güney ve doğu istikametine çok daha yakın olan bir konumda dönüşünü gerçekleşmektedir. Ona en yakın olan komşu evrenler: Avalon, Henselon, Sanselon, Portalon, Wolvering, Fanoving ve Alvoring’dir. 32:2.12 (360.1) The universe of Nebadon now swings far to the south and east in the superuniverse circuit of Orvonton. The nearest neighboring universes are: Avalon, Henselon, Sanselon, Portalon, Wolvering, Fanoving, and Alvoring.
32:2.13 (360.2) Fakat yerel bir evrenin evrimi, uzun bir anlatımı gerektirecek içeriğe sahiptir. Aşkın evren ile ilgili olan makaleler bu konuya giriş yapmakta, yerel yaratımları kaleme alan bu kısım ise bahse konu bu anlatımı devam ettirmekte, ve son olarak bu makaleyi takip eden biçimdeki Urantia’nın tarihi ve nihai sonuna değinen makaleler ise bu hikâyeyi tamamlamaktadır. Fakat siz böyle bir yerel yaratıma ait olan fanilerin nihai sonunu ancak; evrimsel dünyanız üzerinde fani bedeni sureti içinde insan yaşamını bir kez deneyimlemiş olarak, Yaratan Evlat’ın yaşamının ve öğretilerinin anlatımlarının irdelenmesiyle yeterli bir biçimde kavrayabilirsiniz. 32:2.13 (360.2) But the evolution of a local universe is a long narrative. Papers dealing with the superuniverse introduce this subject, those of this section, treating of the local creations, continue it, while those to follow, touching upon the history and destiny of Urantia, complete the story. But you can adequately comprehend the destiny of the mortals of such a local creation only by a perusal of the narratives of the life and teachings of your Creator Son as he once lived the life of man, in the likeness of mortal flesh, on your own evolutionary world.
3. Evrimselliğin Düşüncesi ^top 3. The Evolutionary Idea ^top
32:3.1 (360.3) Kusursuz bir biçimde oluşturulmuş tek yaratım, Kâinatın Yaratıcısı’nın düşüncesi ve Ebedi Evlat’ın emri ile doğrudan bir biçimde oluşturulmuş olan merkezi evren biçimindeki Havona’dır. Havona; her şeyin merkezi olan ebedi İlahiyatlar’ın çevreleyici evi biçimindeki deneyimsel, kusursuz ve tamamlanmış olan bir evrendir. Yedi aşkın evrenin yaratımları sınırlı, evrimsel ve tutarlı bir biçimde ilerleyicidir. 32:3.1 (360.3) The only creation that is perfectly settled is Havona, the central universe, which was made directly by the thought of the Universal Father and the word of the Eternal Son. Havona is an existential, perfect, and replete universe, surrounding the home of the eternal Deities, the center of all things. The creations of the seven superuniverses are finite, evolutionary, and consistently progressive.
32:3.2 (360.4) Zaman ve mekânın fiziksel sistemlerinin tümü kökeni bakımından evrimseldir. Onlar; kendilerine ait olan aşkın evrenlerin oluşturulmuş döngüleri etrafında dönüşlerine gerçekleştirinceye kadar, fiziksel olarak bile sabitleştirilmiş bir konumda bulunmamaktadır. Bir yerel evrene ait olan gelişmenin ve büyümenin fiziksel olanakları gerçekleştirilinceye, ve onun yerleşik dünyalarının tümünün ruhsal düzeyi sonsuza kadar oluşturuluncaya ve sabitleştirilinceye kadar bahse konu bu yerel evren; ışık ve yaşam içinde sabit bir biçimde konumlandırılmış niteliğe sahip değildir. 32:3.2 (360.4) The physical systems of time and space are all evolutionary in origin. They are not even physically stabilized until they are swung into the settled circuits of their superuniverses. Neither is a local universe settled in light and life until its physical possibilities of expansion and development have been exhausted, and until the spiritual status of all its inhabited worlds has been forever settled and stabilized.
32:3.3 (360.5) Merkezi evren içindeki niteliğinin dışında kusursuzluk, ilerleyici bir erişimdir. Yerel yaratım içinde biz, kusursuzluğun bir yaratım biçimine sahip bulunmaktayız; fakat tüm diğer âlemler, bu belirli dünyalar veya evrenlerin ilerleyişi için oluşturulmuş olan yöntemler aracılığıyla bahse konu bu kusursuzluğa erişmek zorundadırlar. Buna ek olarak neredeyse sınırsız olan çeşitlilik; Yaratan Evlatlar’ın ilgili yerel evrenlerinin düzenlemesi, evirilmesi, yetiştirilmesi ve oluşturulmasına dair olan tasarıları simgelemektedir. 32:3.3 (360.5) Except in the central universe, perfection is a progressive attainment. In the central creation we have a pattern of perfection, but all other realms must attain that perfection by the methods established for the advancement of those particular worlds or universes. And an almost infinite variety characterizes the plans of the Creator Sons for organizing, evolving, disciplining, and settling their respective local universes.
32:3.4 (360.6) Yaratıcı’nın ilahiyat mevcudiyetinin dışında her yerel evren belirli bir biçimde, merkezi veya doğum biçimindeki yaratımın idari işleyişsel düzenlenmesinin bir suretidir. Her ne kadar Kâinatın Yaratıcısı, kişisel olarak yerleşkesel âlem içinde mevcut bir biçimde bulunuyorsa da; o, zaman ve mekânın fanilerinin ruhlarıyla birlikte gerçek anlamda ikamet ederken bahse konu bu evren içinden kökenini alan varlıkların akıllarında yerleşik değildir. Uçsuz bucaksız olan yaratımın ruhsal olaylarının düzenlenmesi ve idare edilmesi içinde bütünüyle ussal olan bir telafinin var olduğu gözlenmektedir. Merkezi evren içinde Yaratıcı bu haliyle mevcut olurken, yine de bahse konu kusursuz yaratıma ait olan evlatların akıllarında yer almamaktadır. Mekânın evrenleri içinde Yaratıcı, kendisine ait olan Egemen Evlatlar tarafından temsil edildiği biçimde kişisel olarak ikamet etmezken; bahse konu irade sahibi yaratılmışlarının akıllarında barınan Gizem Görüntüleyicileri’nin birey öncesi mevcudiyeti tarafından ruhsal olarak temsil edilerek, fani çocuklarının akıllarında çok yakın bir biçimde var olmaktadır. 32:3.4 (360.6) With the exception of the deity presence of the Father, every local universe is, in a certain sense, a duplication of the administrative organization of the central or pattern creation. Although the Universal Father is personally present in the residential universe, he does not indwell the minds of the beings originating in that universe as he does literally dwell with the souls of the mortals of time and space. There seems to be an all-wise compensation in the adjustment and regulation of the spiritual affairs of the far-flung creation. In the central universe the Father is personally present as such but absent in the minds of the children of that perfect creation; in the universes of space the Father is absent in person, being represented by his Sovereign Sons, while he is intimately present in the minds of his mortal children, being spiritually represented by the prepersonal presence of the Mystery Monitors that reside in the minds of these will creatures.
32:3.5 (360.7) Yerel bir evrenin yönetim merkezi dünyaları üzerinde; Kâinatın Yaratıcısı’nın kişisel mevcudiyeti dışında, kendinden müstakil yönetim yetkisini ve idari özerkliği temsil eden bahse konu yaratan ve yaratıcı kişiliklerin tümü ikamet etmektedir. Yerel evren üzerinde merkezi evren içinde Kâinatın Yaratıcısı dışında, mevcut olan ussal varlıkların neredeyse her sınıfına ait olan ortak bir takım varlık ve her bireyine ait olan ortak bir takım şey bulunmaktadır. Her ne kadar Kâinatın Yaratıcısı kişisel olarak yerel evren içinde var olmasa da, Tanrı’nın ileride gerçekleşecek olan vekili ve bunun hemen sonrasında kendinden müstakil bir biçimde yüce ve egemen iradecisi olacak biçimdeki onun Yaratan Evladı tarafından kişisel olarak temsil edilir. 32:3.5 (360.7) On the headquarters of a local universe there reside all those creator and creative personalities who represent self-contained authority and administrative autonomy except the personal presence of the Universal Father. In the local universe there are to be found something of everyone and someone of almost every class of intelligent beings existing in the central universe except the Universal Father. Although the Universal Father is not personally present in a local universe, he is personally represented by its Creator Son, sometime vicegerent of God and subsequently supreme and sovereign ruler in his own right.
32:3.6 (361.1) Yaşamın daha derininde bulunan derecelerine doğru gittiğimizde, görünmez olan Yaratıcı’ya inancın gözü ile konumlandırmak daha zor bir hale gelmektedir. Alt düzeyde bulunan yaratılmışlar için — hata zaman zaman yüksek kişilikler için bile — Yaratan Evlatlar içerisinde Kâinatın Yaratıcısı’nı tahayyül etmek her zaman zor bir durumdur. Ve bu zorluk sonucunda, gelişmenin kusursuzluğu onların Tanrı’yı bizzat görmelerini yetkin hale getireceği an olarak ruhsal yüceltilmelerinin zamanı gerçekleşinceye kadar onlar; ilerlemeden yorgun düşüp, ruhsal kuşkuları barındırıp, kafa karışıklığına uğrayıp bu sebepten dolayı kendilerini zamanlarının ve evrenlerinin ilerleyici ruhsal gelişiminin dışında bırakırlar. Böylelikle onlar, Yaratıcı Evlat’a dikkatli bir biçimde bakarken onun bünyesinde Yaratıcı’yı görmenin yetkinliğini kaybederler. İçkin koşulların böyle bir erişimi imkânsız kıldığı anlar olan bu türden zamanlar süresince, yaratılmış için Yaratıcı’ya ulaşmanın uzun uğraşları boyunca en güvenilir olan koruyucu; Yaratıcı’nın Evlatları bünyesinde onun mevcudiyetine ait doğru-olan-gerçekliğe sımsıkı sarılmaktadır. Gerçek ve mecazi anlamıyla, ruhsal ve kişisel olarak, Yaratıcı ve Evlatlar bir bütündür. “Bir Yaratıcı Evlat’ı gören Tanrı’yı görmüştür yargısı” başlı başına bir gerçektir. 32:3.6 (361.1) The farther down the scale of life we go, the more difficult it becomes to locate, with the eye of faith, the invisible Father. The lower creatures—and sometimes even the higher personalities—find it difficult always to envisage the Universal Father in his Creator Sons. And so, pending the time of their spiritual exaltation, when perfection of development will enable them to see God in person, they grow weary in progression, entertain spiritual doubts, stumble into confusion, and thus isolate themselves from the progressive spiritual aims of their time and universe. In this way they lose the ability to see the Father when beholding the Creator Son. The surest safeguard for the creature throughout the long struggle to attain the Father, during this time when inherent conditions make such attainment impossible, is tenaciously to hold on to the truth-fact of the Father’s presence in his Sons. Literally and figuratively, spiritually and personally, the Father and the Sons are one. It is a fact: He who has seen a Creator Son has seen the Father.
32:3.7 (361.2) Herhangi bir evrenin kişilikleri; ilk olarak yalnızca İlahiyat ile olan bağının derecesiyle iniltili bir biçimde yerleşik bir konumda olup, güvenilir bir niteliğe sahiptir. Yaratılmış kökeni, oldukça farklı bir doğrultu içerisinde kökensel ve kutsal Kaynaklar’dan uzaklaştığında; ister Tanrı’nın Evlatları veya ister Sınırsız Ruhaniyet’e ait olan hizmetin yaratılmışları olsun fark etmeyen bir biçimde, orada kötülük olarak bulunan uyumsuzluğun, kafa karışıklığının ve zaman zaman başkaldırının bir artışı var olmaktadır. 32:3.7 (361.2) The personalities of a given universe are settled and dependable, at the start, only in accordance with their degree of kinship to Deity. When creature origin departs sufficiently far from the original and divine Sources, whether we are dealing with the Sons of God or the creatures of ministry belonging to the Infinite Spirit, there is an increase in the possibility of disharmony, confusion, and sometimes rebellion—sin.
32:3.8 (361.3) İlahiyat kökenine ait olan kusursuz varlıklar haricinde, aşkın evrenler içindeki irade sahibi yaratılmışlarının tümü; gerçekte içe doğru olan yolculuk biçimindeki, alt düzeyden başlayıp sürekli bir biçimde yukarı düzeylere doğru çıkarak gerçekleşen evrimsel doğanın bir parçasıdır. Her yüksek ruhsal kişilik; bir hayattan diğer bir hayata ve bir âlemden bir diğerine gerçekleşen biçimde, ilerleyici dönüşümler aracılığıyla yaşamın dereceleri içinde yukarı doğru olan yükselişlerine devam etmektedir. Ve Gizem Görüntüleyicileri’nden faydalananlar hususunda ise, onların ruhsal yükselişleri ve evren erişimlerinin olası sınırları için gerçek anlamda herhangi bir kısıtlama bulunmamaktadır. 32:3.8 (361.3) Excepting perfect beings of Deity origin, all will creatures in the superuniverses are of evolutionary nature, beginning in lowly estate and climbing ever upward, in reality inward. Even highly spiritual personalities continue to ascend the scale of life by progressive translations from life to life and from sphere to sphere. And in the case of those who entertain the Mystery Monitors, there is indeed no limit to the possible heights of their spiritual ascent and universe attainment.
32:3.9 (361.4) Zamanın yaratılmışlarının kusursuzluğu nihai olarak erişildiğinde, tüm içtenliğiyle elde bulundurulan bir kişilik sahipliği biçiminde bütüncül bir kazanımdır. İnayetin unsurları özgür bir biçimde seçilen bir şekilde bir araya getirilirken, yaratılmış erişimleri yine de var olan çevreye karşı kişiliğin tepkisi biçimindeki bireysel çaba ve mevcut yaşamın sonuçlarıdır. 32:3.9 (361.4) The perfection of the creatures of time, when finally achieved, is wholly an acquirement, a bona fide personality possession. While the elements of grace are freely admixed, nevertheless, the creature attainments are the result of individual effort and actual living, personality reaction to the existing environment.
32:3.10 (361.5) Hayvansal eviriliş kökenine dair gerçeklik; sınırlı bir biçimde ussal olan irade sahibi yaratılmışlarının iki temel türünden bir tanesini ortaya çıkaran ayrıcalıklı yöntem olarak, evrenin görünümü içindeki herhangi bir kişilik için utanç verici bir anlam taşımamaktadır. Kusursuzluk ve ebediyetin yüksek olan düzeylerine erişildiği zaman daha fazla onur; hayatın merdivenlerinin en altından basamak basamak memnuniyetle çıkanların, ve yüceliğin en yüksek düzeyine ulaştıklarında en alttan en yüksek düzeye kadar yaşamın her fazına dair mevcut olan bir bilgiyi bünyesinde taşıyan kişisel bir deneyim kazanacakların tümüne aittir. 32:3.10 (361.5) The fact of animal evolutionary origin does not attach stigma to any personality in the sight of the universe as that is the exclusive method of producing one of the two basic types of finite intelligent will creatures. When the heights of perfection and eternity are attained, all the more honor to those who began at the bottom and joyfully climbed the ladder of life, round by round, and who, when they do reach the heights of glory, will have gained a personal experience which embodies an actual knowledge of every phase of life from the bottom to the top.
32:3.11 (361.6) Bahse konu bu kazanımların hepsi Yaratanlar’ın bilgeliğinde gösterilmiştir. Kâinatın Yaratıcısı için, kutsal emri vasıtasıyla kusursuzluğun aktarımı biçiminde tüm fanileri kutsal varlıklar haline getirmek çok kolay bir durum olacaktı. Fakat böyle bir girişim; yaşam mevcudiyetinin en altından başlayacak kadar uğurlu olan sadece bu varlıklar tarafından elde edilecek bir deneyim biçimindeki, uzun ve aşamalı olarak gerçekleşen içsel doğru yükselişle birlikte bütünleşen serüvenin ve eğitimin muhteşem bir deneyiminden onların mahrum kalmasına neden olacaktı. 32:3.11 (361.6) In all this is shown the wisdom of the Creators. It would be just as easy for the Universal Father to make all mortals perfect beings, to impart perfection by his divine word. But that would deprive them of the wonderful experience of the adventure and training associated with the long and gradual inward climb, an experience to be had only by those who are so fortunate as to begin at the very bottom of living existence.
32:3.12 (362.1) Havona’yı çevreleyen evrenler içinde; yaşamın evrimsel ölçeği boyunca yükselmekte olan unsurlar için, yaratım biçimi öğretmen rehberlerinin ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kusursuz yaratılmışların sadece yeterli bir sayıdaki nüfusu sağlanmıştır. Kişiliğin evrimsel türüne ait olan deneyimsel doğa, Cennet-Havona yaratılmışlarının başından beri kusursuz olan doğalarının doğal olan kâinatsal tamamlayıcısıdır. Gerçekte kusursuz ve kusursuzlaştırılmış olan yaratılmışlar, sınırlı bütünlük bakımından tamamlanmamış bir halde bulunmaktadır. Fakat evrimsel evrenlerden yükselen deneyimsel olarak kusursuzlaştırılmış kesinliğe ulaşacak olan unsurlarla birlikte, Cennet-Havona sisteminin deneyimsel olarak kusursuz yaratılmışlarının tamamlayıcı birliktelikleri içinde iki tür de; içkin olan kısıtlamalardan kurtulmanın olanağına sahiptir; ve böylelikle onlar, yaratılmış düzeyinin nihayetine ait olan ulvi yüksek seviyelere birlikte erişme girişiminde bulunabilirler. 32:3.12 (362.1) In the universes encircling Havona there are provided only a sufficient number of perfect creatures to meet the need for pattern teacher guides for those who are ascending the evolutionary scale of life. The experiential nature of the evolutionary type of personality is the natural cosmic complement of the ever-perfect natures of the Paradise-Havona creatures. In reality, both perfect and perfected creatures are incomplete as regards finite totality. But in the complemental association of the existentially perfect creatures of the Paradise-Havona system with the experientially perfected finaliters ascending from the evolutionary universes, both types find release from inherent limitations and thus may conjointly attempt to reach the sublime heights of the ultimate of creature status.
32:3.13 (362.2) Bu yaratılmış etkileşimleri, Yedi Katmanlı Olan İlahiyat içindeki etki ve tepkilerin evren sonuçlarıdır. Burada Cennet Kutsal Üçlemesi’nin ebedi kutsallığı Yüce Varlık’ın güç-etkinleştirici İlahiyatı içinde, onun aracılığıyla ve onun tarafından zaman-mekân evrenlerinin Yüce Yaratanları’nın evrimleşen kutsallığı ile birlikte bütünleşir. 32:3.13 (362.2) These creature transactions are the universe repercussions of actions and reactions within the Sevenfold Deity, wherein the eternal divinity of the Paradise Trinity is conjoined with the evolving divinity of the Supreme Creators of the time-space universes in, by, and through the power-actualizing Deity of the Supreme Being.
32:3.14 (362.3) Kutsal bir biçimde kusursuz olan yaratılmış ve evrimsel bir biçimde kusursuzlaştırılmış yaratılmış, kutsallık potansiyelinin düzeyi bakımından eşittir; fakat onlar türleri bakımından farklılık göstermektedir. Evrimsel aşkın evrenler, yükseliş vatandaşlarına verilecek nihai eğitimin sağlaması için kusursuz Havona’ya ihtiyaç duymaktadır; ancak kusursuz merkezi evren, alçalan sakinlerinin bütüncül gelişimini sağlamak için kusursuzlaştırıcı aşkın evrenlerin mevcudiyetine ihtiyaç duymaktadır. 32:3.14 (362.3) The divinely perfect creature and the evolutionary perfected creature are equal in degree of divinity potential, but they differ in kind. Each must depend on the other to attain supremacy of service. The evolutionary superuniverses depend on perfect Havona to provide the final training for their ascending citizens, but so does the perfect central universe require the existence of the perfecting superuniverses to provide for the full development of its descending inhabitants.
32:3.15 (362.4) İster kişilikler için veya ister evrenler için olsun sınırlı gerçekliğin içkin kusursuzluk ve evrimleşmiş kusursuzluk biçimindeki iki temel dışavurumu; eş güdüm halinde, bağlı ve birbirleriyle bütünlük içerisindedir. Her biri; faaliyetin, hizmetin ve nihai sonun tamamlanışına erişmek için bir diğerine ihtiyaç duymaktadır. 32:3.15 (362.4) The two prime manifestations of finite reality, innate perfection and evolved perfection, be they personalities or universes, are co-ordinate, dependent, and integrated. Each requires the other to achieve completion of function, service, and destiny.
4. Tanrı’nın Yerel Bir Evrenle İlişkisi ^top 4. God’s Relation to a Local Universe ^top
32:4.1 (362.5) Kendisine ait birçok niteliği ve gücü, temsil etmesi için diğerlerine aktarması sebebiyle; Kâinatın Yaratıcısı hakkında, İlahiyat birlikteliğinin sessiz veya etkisiz bir üyesi olduğu şeklinde bir düşünceyi sakın aklınızdan geçirmeyin. Kişilik nüfuz alanları ve Düzenleyici’nin bahşedilmesi dışında o; kendisine ait olan İlahiyat eş güdüm sağlayıcılarının, Evlatlar’ın ve sayısız ölçekte bulunan yaratılmış ussal varlıkların kendi ebedi amacının yerine getirilmesinde oldukça tatmin edici bir biçimde görev yapmalarına izin vererek, bariz bir biçimde Cennet İlahiyatları arasında en az etkin olan üyedir. Onun, yaratıcı üçlemeye ait olan sessiz bir üyesi oluşu sadece; eş güdümde bulunduğu unsurların veya emri altındaki birlikteliklerin herhangi birinin yapabileceği bir etkinliğe zerre kadar bile müdahalede bulunmamasından kaynaklanmaktadır. 32:4.1 (362.5) Do not entertain the idea that, since the Universal Father has delegated so much of himself and his power to others, he is a silent or inactive member of the Deity partnership. Aside from personality domains and Adjuster bestowal, he is apparently the least active of the Paradise Deities in that he allows his Deity co-ordinates, his Sons, and numerous created intelligences to perform so much in the carrying out of his eternal purpose. He is the silent member of the creative trio only in that he never does aught which any of his co-ordinate or subordinate associates can do.
32:4.2 (362.6) Tanrı, işlev ve deneyim için her ussal yaratılmışın ihtiyacı hususunda bütüncül bir anlayışa sahiptir. Ve bu sebepten dolayı ister bir evrenin nihai sonu ile ilgili olsun isterse de yaratılmışların en alçak gönüllü olanının refahı için olsun, hiçbir koşul altında fark etmeyen bir biçimde Tanrı kendisi ve herhangi bir evren durumu veya yaratıcı etkinlik arasında içkin olarak müdahil olan, yaratıcı ve Yaratan kişiliklerinin bütüncül topluluğu yararına eylemine son verir. Fakat sınırsız eş güdümün bu biçimde temsili şeklindeki bahse konu bu faaliyetten çekiliş gerçekleşmiş olsa da; bahse konu bu emredilen topluluklar ve kişilikler tarafından ve onlar aracılığıyla bu etkinlikler içinde Tanrı’nın rol aldığı mevcut, tam anlamıyla gerçek ve kişisel katılım bulunmaktadır. Yaratıcı, kendisine ait olan uçsuz bucaksız yaratımın refahı için tüm bu kanallar içinde ve onun vasıtasıyla görev yapmaktadır. 32:4.2 (362.6) God has full understanding of the need of every intelligent creature for function and experience, and therefore, in every situation, be it concerned with the destiny of a universe or the welfare of the humblest of his creatures, God retires from activity in favor of the galaxy of creature and Creator personalities who inherently intervene between himself and any given universe situation or creative event. But notwithstanding this retirement, this exhibition of infinite co-ordination, there is on God’s part an actual, literal, and personal participation in these events by and through these ordained agencies and personalities. The Father is working in and through all these channels for the welfare of all his far-flung creation.
32:4.3 (363.1) Yerel bir evrenin siyasaları, davranışları ve idaresi ile ilgili olarak Kâinatın Yaratıcısı, Yaratan Evlat’ın kişiliği içinde hareket etmektedir. Tanrı’nın Evlatları’na ait olan karşılıklı ilişkiler içerisinde, Üçüncül Kaynak ve Merkez’in kökenine ait olan kişiliklerin topluluk birlikteliklerinde, veya insan varlıkları olarak herhangi bir diğer yaratılmışlar arasındaki ilişkilerde — bu tür birlikteliklerin bütününü kapsayan genel bir biçimde — Kâinatın Yaratıcı hiçbir zaman müdahalede bulunmamaktadır. İlgili olan evren için hükmedilen siyasalar ve usuller biçiminde; Yaratan Evlat’ın yasası, Takımyıldız Yaratıcıları’nın idaresi, Sistem Egemenleri ve Gezegensel Prensler her zaman etkin bir konumda üstünlüklerini sürdürmektedir. Ne yetkide bir bölünme var olmakta, ne de kutsal güç ve amacının çelişkili bir görevi mevcut bulunmaktadır. İlahiyatlar, kusursuzluk ve ebedi görüş birliği içerisindedir. 32:4.3 (363.1) As regards the policies, conduct, and administration of a local universe, the Universal Father acts in the person of his Creator Son. In the interrelationships of the Sons of God, in the group associations of the personalities of origin in the Third Source and Center, or in the relationship between any other creatures, such as human beings—as concerns such associations the Universal Father never intervenes. The law of the Creator Son, the rule of the Constellation Fathers, the System Sovereigns, and the Planetary Princes—the ordained policies and procedures for that universe—always prevail. There is no division of authority; never is there a cross working of divine power and purpose. The Deities are in perfect and eternal unanimity.
32:4.4 (363.2) Yaratan Evlat; herhangi bir topluluk içindeki yaratılmışların herhangi bir bölümünün, yaratılmışların ya da iki veya daha fazla bireyin herhangi bir diğer sınıfı ile olan ilişkileri biçimindeki etik birlikteliklerinin olayları içinde yüceliğin yönetimini sağlamaktadır. Fakat bu türden bir tasarımın; Kâinatın Yaratıcısı’nın arzuladığı şekliyle müdahil olamayacağı, ve bireyin mevcut durumu veya gelecek olanaklarına ek olarak Yaratıcı’nın ebedi tasarımı ve sınırsız amacı ile ilgili olan bir biçimde, herhangi bir bireysel yaratım ile kutsal aklı yaratımın tümü boyunca tatmin eden zerre kadar bir etkinlikte bulunmadığı anlamına gelmemektedir. 32:4.4 (363.2) The Creator Son rules supreme in all matters of ethical associations, the relations of any division of creatures to any other class of creatures or of two or more individuals within any given group; but such a plan does not mean that the Universal Father may not in his own way intervene and do aught that pleases the divine mind with any individual creature throughout all creation, as pertains to that individual’s present status or future prospects and as concerns the Father’s eternal plan and infinite purpose.
32:4.5 (363.3) İrade sahibi fani yaratılmışları içinde Yaratıcı kendisinin birey öncesi ruhaniyetinin bir nüvesi biçimindeki, mevcut olarak ikamet eden Düzenleyici içerisinde varoluş içerisindedir; buna ek olarak Yaratıcı aynı zamanda, bu türden bir irade sahibi fani yaratılmış içerisinde kişiliğin kaynağıdır. 32:4.5 (363.3) In the mortal will creatures the Father is actually present in the indwelling Adjuster, a fragment of his prepersonal spirit; and the Father is also the source of the personality of such a mortal will creature.
32:4.6 (363.4) Kâinatın Yaratıcısı’nın bahşedilmişleri olarak bahse konu bu Düşünce Düzenleyicileri, göreceli olarak yalıtılmış bir durumdadır; onlar insan akıllarında ikamet etmektedirler, fakat yerel bir yaratımın etik olayları ile birlikte algılanabilen hiçbir ilişkiye sahip değildir. Onlar; ne doğrudan bir biçimde yüksek meleksel hizmetle, ne de sistemlerin, takımyıldızların veya bir yerel evrenin idaresi ile birlikte eş güdüm haline getirilmiştir; hatta onlar, iradesinin kendisine ait olan evrenin yüce kanunu olduğu bir Yaratan Evlat’ın yönetimiyle birlikte bile ortak bir biçimde hareket etmemektedir. 32:4.6 (363.4) These Thought Adjusters, the bestowals of the Universal Father, are comparatively isolated; they indwell human minds but have no discernible connection with the ethical affairs of a local creation. They are not directly co-ordinated with the seraphic service nor with the administration of systems, constellations, or a local universe, not even with the rule of a Creator Son, whose will is the supreme law of his universe.
32:4.7 (363.5) İkamet eden Düzenleyiciler; Tanrı’nın neredeyse sınırsız nitelikteki yaratılmışları ile birlikte, ayrımsallaşmış bir konumda bulunan fakat yine de bütünleşmiş özelliğe sahip olan ilişkisinin türlerinden biridir. Fani insan için görünmez bir biçimde olan o, mevcudiyetini bu şekilde ortaya çıkarır; o kendisini diğer biçimlerle de bize göstermeye yetkindir, fakat bu türden ilave bir açığa çıkarış kutsal olarak mümkün değildir. 32:4.7 (363.5) The indwelling Adjusters are one of God’s separate but unified modes of contact with the creatures of his all but infinite creation. Thus does he who is invisible to mortal man manifest his presence, and could he do so, he would show himself to us in still other ways, but such further revelation is not divinely possible.
32:4.8 (363.6) Evlatlar’ın kendilerine ait olan yetki alanlarının evrenleri ile ilgili memnuniyetle yaşadıkları içten ve bütüncül bilgiyi elde ettikleri işleyiş biçimini görüyor ve onu anlıyoruz. Fakat her ne kadar biz, Kâinatın Yaratıcısı’nın engin yaratılmışlarıyla ilgili bilgi aldığı ve kendi mevcudiyetini onlar için dışa vurduğu biçime en azından aşina olsak da; Tanrı’nın oldukça bütüncül ve fazlasıyla kişisel olarak kâinatın âlemlerinin en ufak ayrıntılarına aşina olduğu yöntemleri etraflı bir biçimde kavrayamayız. Kişilik döngüsü vasıtasıyla bireysel olarak sahip olduğu bilgi biçiminde Yaratıcı, yaratımın tümüne ait olan evrenlerin bütününün sistemlerinin hepsi içindeki tüm varlıkların düşünceleri ve eylemlerinin tamamından haberdardır. Her ne kadar biz, Tanrı’nın kendi evlatları ile olan bütünlüğünün bu işleyiş biçimini bütüncül olarak kavrayamasak da; “Koruyucu evlatlarını bilir,” ve her birimiz için ifade edildiği biçimiyle “o, nerede doğduğumuzun kaydını tutmaktadır” şeklindeki güvenceler vasıtasıyla güçlendirilmiş bir yetkinliğe sahip olabiliriz. 32:4.8 (363.6) We can see and understand the mechanism whereby the Sons enjoy intimate and complete knowledge regarding the universes of their jurisdiction; but we cannot fully comprehend the methods whereby God is so fully and personally conversant with the details of the universe of universes, although we at least can recognize the avenue whereby the Universal Father can receive information regarding, and manifest his presence to, the beings of his immense creation. Through the personality circuit the Father is cognizant—has personal knowledge—of all the thoughts and acts of all the beings in all the systems of all the universes of all creation. Though we cannot fully grasp this technique of God’s communion with his children, we can be strengthened in the assurance that the “Lord knows his children,” and that of each one of us “he takes note where we were born.”
32:4.9 (363.7) Ruhsal bir ifadeyle; merkezi yerleşkenin Yedi Üstün Ruhaniyeti’nden biri, ve özellikle fani aklın derinlikleri içinde yaşayan, görev yapan ve bekleyen kutsal Düzenleyici vasıtasıyla, Kâinatın Yaratıcısı evreninizde ve kalbiniz içinde var olmaktadır. 32:4.9 (363.7) In your universe and in your heart the Universal Father is present, spiritually speaking, by one of the Seven Master Spirits of central abode and, specifically, by the divine Adjuster who lives and works and waits in the depths of the mortal mind.
32:4.10 (363.8) Tanrı birey-merkezci bir kişilik değildir; Yaratıcı özgür bir biçimde kendisini, yaratımına ve yaratılmışlarına bahşetmektedir. O sadece İlahiyatlar içerisinde değil, aynı zamanda kutsal bir biçimde gerçekleştirmeleri mümkün olan her şeye dair faaliyeti onlara öğrettiği Evlatları içinde yaşar ve hareket eder. Kâinatın Yaratıcısı, diğer varlığın gerçekleştirmesi mümkün olan her faaliyeti kendisinden alıp bu varlıklara aktarmıştır. Ve bu durum, yerel bir evrenin yönetim merkezi üzerinde Tanrı’nın yerinde idarede bulunan Yaratan Evlat’a ek olarak fani insan içinde aynı gerçekliği taşımaktadır. Bu nedenden dolayı biz, Kâinatın Yaratıcısı’nın nihai ve sınırsız sevgisinin işleyişine dikkatlice bakmaktayız. 32:4.10 (363.8) God is not a self-centered personality; the Father freely distributes himself to his creation and to his creatures. He lives and acts, not only in the Deities, but also in his Sons, whom he intrusts with the doing of everything that it is divinely possible for them to do. The Universal Father has truly divested himself of every function which it is possible for another being to perform. And this is just as true of mortal man as of the Creator Son who rules in God’s stead at the headquarters of a local universe. Thus we behold the outworking of the ideal and infinite love of the Universal Father.
32:4.11 (364.1) Kendisinin bu kâinatsal bahşedişi içerisinde biz, Yaratıcı’nın kutsal doğasının ölçeği ve yüceliğinin oldukça fazla olan kanıtına sahip bulunmaktayız. Eğer Tanrı, kâinatsal yaratımdan kendisinin bir zerresini bile saklı tutmuş olsaydı böyle bir durumun sonucunda, sonsuza kadar devam eden yaşam için fani adaylar içinde fazlasıyla sabırlı bir biçimde ikamet eden zamanın Gizem Görüntüleyicileri biçimindeki âlemlerin fanileri üzerinde Düşünce Denetleyicileri’nin oldukça zengin olan cömert bahşedilmişliği içerisinde onun mevcudiyetine dair geride kalan her şey var olmuş olacaktı. 32:4.11 (364.1) In this universal bestowal of himself we have abundant proof of both the magnitude and the magnanimity of the Father’s divine nature. If God has withheld aught of himself from the universal creation, then of that residue he is in lavish generosity bestowing the Thought Adjusters upon the mortals of the realms, the Mystery Monitors of time, who so patiently indwell the mortal candidates for life everlasting.
32:4.12 (364.2) Kâinatın Yaratıcısı kendisini, kişilik sahipliği ve potansiyel ruhsal erişim içinde tüm yaratımları zengin kılmak için adeta bahşetmiştir. Tanrı, bizim kendisi gibi olabilmemizin ihtimali için kendisini bize bahşetmiş olup; gücünü ve ihtişamını yalnızca, her şeye kendisini böylelikle bahşedişine ait olan sevgisi için bu varlıkların idaresine özgü gerekli koşullar uğruna saklı tutmuştur. 32:4.12 (364.2) The Universal Father has poured out himself, as it were, to make all creation rich in personality possession and potential spiritual attainment. God has given us himself that we may be like him, and he has reserved for himself of power and glory only that which is necessary for the maintenance of those things for the love of which he has thus divested himself of all things else.
5. Ebedi ve Kutsal Amaç ^top 5. The Eternal and Divine Purpose ^top
32:5.1 (364.3) Mekân boyunca evrenlerin ilerleyişinde çok büyük ve yüce olan bir amaç bulunmaktadır. Sizin fani çabalarınızın hiçbiri amaçsız değildir. Bizim hepimiz, devasa olan bir girişim biçimindeki engin bir tasarımın parçasıdır; ve bu tasarımın yürütülmesine ait olan uçsuz bucaksızlık, herhangi bir yaşam boyunca ve belirli bir an içinde bu gayeye dair birçok şeyi görmemizi imkânsız kılmaktadır. Bizim hepimiz, Tanrılar’ın yüksek denetimde bulundukları ve işlettikleri bir ebedi tasarımın birer parçasıyız. Bahse konu bu olağanüstü ve kâinatsal olan işleyiş düzeni, İlk Büyük Kaynak ve Merkez’in sınırsız düşüncesinin ve ebedi amacının ölçülü ahengi içerisinde mekân boyunca tüm ihtişamıyla hareket etmektedir. 32:5.1 (364.3) There is a great and glorious purpose in the march of the universes through space. All of your mortal struggling is not in vain. We are all part of an immense plan, a gigantic enterprise, and it is the vastness of the undertaking that renders it impossible to see very much of it at any one time and during any one life. We are all a part of an eternal project which the Gods are supervising and outworking. The whole marvelous and universal mechanism moves on majestically through space to the music of the meter of the infinite thought and the eternal purpose of the First Great Source and Center.
32:5.2 (364.4) Ebedi Tanrı’nın ebedi amacı, yüksek bir ruhsal nihai gayedir. Zamanın etkinlikleri ve maddi mevcudiyetin çabaları ancak; ruhsal gerçekliğin ve göksel mevcudiyetin vaat edilmiş âlemi biçimindeki diğer tarafa bağlayacak köprü niteliğindeki geçici oluşumlardır. Tabiidir ki siz faniler, ebedi amacın nihai gayesini kavramakta zorluk çekmektesiniz; ancak gerçekte siz, başlangıcı ve sonu olmayan bir şey biçimindeki ebediyetin düşüncesini algılamakta yetkin bir durumda bulunmamaktasınız. Siz aşina olduğunuz her şeyin bir sonu bulunmaktadır. 32:5.2 (364.4) The eternal purpose of the eternal God is a high spiritual ideal. The events of time and the struggles of material existence are but the transient scaffolding which bridges over to the other side, to the promised land of spiritual reality and supernal existence. Of course, you mortals find it difficult to grasp the idea of an eternal purpose; you are virtually unable to comprehend the thought of eternity, something never beginning and never ending. Everything familiar to you has an end.
32:5.3 (364.5) Bir bireysel yaşam, bir âlemin süreci veya birbiriyle ilişkili olan sıralı etkinliklerin zaman dizini ile ilgili olarak bizim sadece zamanın yalıtılmış olan bir kapsamı ile karşı karşıya olduğumuza dair bir görünüş ortaya çıkabilir; her şeyin bir başlangıcı ve sonu varmış gibi gözlenmektedir. Buna ek olarak bu tür deneyimlerin, yaşamların, çağların veya devirlerin bir sırası birbirlerini takip eden sıralı bir şekilde bir araya getirildiğinde, zamanın yalıtılmış bir olayının ebediyetin sınırsız yüzeyi boyunca anlık bir biçimde parlaması şeklinde düz bir doğrultuyu oluşturuyormuşçasına bir görünüme sahiptir. Fakat biz bu olayların tümüne perde arkasından baktığımızda, daha derin olan bir bakış açısı ve daha tamamlayıcı bir anlayış bu türden bir açıklamanın, ebediyetin altında yatan amaçlarla ve temel tepkimelerle birlikte zamanın etkileşimlerini yeterli bir biçimde açıklamak ve diğer bir taraftan onunla ilişkilendirmek için yetersiz, ilgisiz ve bütünüyle elverişsiz olduğunu göstermektedir. 32:5.3 (364.5) As regards an individual life, the duration of a realm, or the chronology of any connected series of events, it would seem that we are dealing with an isolated stretch of time; everything seems to have a beginning and an end. And it would appear that a series of such experiences, lives, ages, or epochs, when successively arranged, constitutes a straightaway drive, an isolated event of time flashing momentarily across the infinite face of eternity. But when we look at all this from behind the scenes, a more comprehensive view and a more complete understanding suggest that such an explanation is inadequate, disconnected, and wholly unsuited properly to account for, and otherwise to correlate, the transactions of time with the underlying purposes and basic reactions of eternity.
32:5.4 (364.6) Ebediyetin bir döngüsünün bir şekilde zamanın geçici olan maddi döngüleriyle uyumlu olduğu bir biçimde, ebediyeti bir döngü ve ebedi amacı sonu olmayan bir daire olarak algılamanın fani akıl için açıklama amacıyla daha uygun olduğunu düşünmekteyim. Zamanın bölümlerinin bağlı olduğu ve onun bir parçasını oluşturduğu ebediyetin döngüsü ile ilgili biz, bu tür geçici çağların tıpkı zamanın geçici varlıkları gibi doğduğu, yaşadığı ve öldüğünün farkındalığına zorlanmaktayız. Birçok insan varlığı ölmektedir; çünkü Düzenleyici ile bütünleşmenin ruhani düzeyine erişmede başarısız olarak ölümün başkalaşımı, onların maddi yaratımın sınırları ve zamanın kısıtlılıklarından kaçarak ebediyetin ilerleyici süreci ile ruhsal aşamayı gerçekleştirmeye yetkin hale geldikleri tek mümkün işleyiş biçimini oluşturmaktadır. Zamanın ve maddi mevcudiyetin sınayış yaşamında varlığınızı sürdürdükten sonra; ebedi çağların dairesi etrafından mekânın dünyalarıyla birlikte dönen bir biçimde, ebediyet ile ilişki halinde onun bir parçası bile olmayı sürdürmeniz mümkün hale gelmektedir. 32:5.4 (364.6) To me it seems more fitting, for purposes of explanation to the mortal mind, to conceive of eternity as a cycle and the eternal purpose as an endless circle, a cycle of eternity in some way synchronized with the transient material cycles of time. As regards the sectors of time connected with, and forming a part of, the cycle of eternity, we are forced to recognize that such temporary epochs are born, live, and die just as the temporary beings of time are born, live, and die. Most human beings die because, having failed to achieve the spirit level of Adjuster fusion, the metamorphosis of death constitutes the only possible procedure whereby they may escape the fetters of time and the bonds of material creation, thereby being enabled to strike spiritual step with the progressive procession of eternity. Having survived the trial life of time and material existence, it becomes possible for you to continue on in touch with, even as a part of, eternity, swinging on forever with the worlds of space around the circle of the eternal ages.
32:5.5 (365.1) Zamanın bölümleri, geçici biçimdeki kişiliğin parıltıları gibidir; onlar bir süreliğine görünüp, daha sonra ise insan gözünden kaybolurlar; onlar, ebedi döngü etrafından sonsuz bir biçimdeki dönüşün yüksek yaşamları içinde yeni etkenler ve devam eden etmenler olarak yeniden ortaya çıkarlar. Sınırlandırılmış bir kâinat içinde Kâinatın Yaratıcısı’nın merkezi yerleşik konumu etrafında çok uzun olan geniş bir daire üzerindeki dönüşe dair bizim görüşlerimize göre ebediyet, doğrusal bir doğrultu olarak algılanamaz. 32:5.5 (365.1) The sectors of time are like the flashes of personality in temporal form; they appear for a season, and then they are lost to human sight, only to reappear as new actors and continuing factors in the higher life of the endless swing around the eternal circle. Eternity can hardly be conceived as a straightaway drive, in view of our belief in a delimited universe moving over a vast, elongated circle around the central dwelling place of the Universal Father.
32:5.6 (365.2) Doğruyu söylemek gerekirse ebediyet, zamanın sınırlı aklı için kavranamaz niteliktedir. Yalın bir değişle sizin, onu algılamaya ve kavrayamaya dair bir yetkinliğiniz bulunmamaktadır. Ben ebediyeti, bütüncül bir biçimde tahayyül edememekteyim; eğer bunu gerçekleştirmiş olsaydım bile, bunu insan aklı için taşımaya çalışmak benim için imkânsız bir nitelikte olacaktı. Yine de ben; ebedi olan şeylere dair anlayışımızın bir türünü sizlere aktarma biçiminde, bizim görüşlerimizin bazılarını tasvir etmek için elimizden gelenin en iyisini yapmış bulunmaktayım. Ben, sınırsız doğaya ve ebedi aktarıma ait olan bu değerler ile ilgili sizin görüşlerinizin belirginleşmesine yardım etmek için çabalamaktayım. 32:5.6 (365.2) Frankly, eternity is incomprehensible to the finite mind of time. You simply cannot grasp it; you cannot comprehend it. I do not completely visualize it, and even if I did, it would be impossible for me to convey my concept to the human mind. Nevertheless, I have done my best to portray something of our viewpoint, to tell you somewhat of our understanding of things eternal. I am endeavoring to aid you in the crystallization of your thoughts about these values which are of infinite nature and eternal import.
32:5.7 (365.3) Tanrı’nın aklında, geniş nüfuz alanlarının tümüne ait olan her yaratım ile bütünleşen bir tasarı bulunmaktadır; ve bu tasarı sonsuz olanağın, sınırsız ilerlemenin ve sonu olmayan yaşamın ebedi bir amacıdır. Buna ek olarak, bu türden bir benzersiz sürecin sınırsız hazineleri onu arzulamanız için sizlere aittir. 32:5.7 (365.3) There is in the mind of God a plan which embraces every creature of all his vast domains, and this plan is an eternal purpose of boundless opportunity, unlimited progress, and endless life. And the infinite treasures of such a matchless career are yours for the striving!
32:5.8 (365.4) Ebediyetin hedefi önünüzde sizi beklemektedir! Kutsallık erişiminin serüveni nihai sonunuz olarak sizlere aittir! Kusursuzluğun yarışı başlamıştır! Bu yarışa girecek olanlar arasında kesin olan zafer; bedenin tümü üzerinde özgür bir biçimde bahşedilmiş olan bu yolun her aşamasındaki ikamet eden Düzenleyici’nin yönlendirmesine ve Evren Evladı’nın iyi ruhaniyetinin rehberliğine bağlı olarak, inancın ve güvenin yarışını koşan her insan varlığının çabasını taçlandıracaktır. 32:5.8 (365.4) The goal of eternity is ahead! The adventure of divinity attainment lies before you! The race for perfection is on! whosoever will may enter, and certain victory will crown the efforts of every human being who will run the race of faith and trust, depending every step of the way on the leading of the indwelling Adjuster and on the guidance of that good spirit of the Universe Son, which so freely has been poured out upon all flesh.
32:5.9 (365.5) [Nebadon’un Yüce Kurulu’na geçici bir biçimde bağlanmış ve Salvingtonlu Cebrail tarafından bu göreve atanmış olan bir Kudretli İletici tarafından sunulmuştur.] 32:5.9 (365.5) [Presented by a Mighty Messenger temporarily attached to the Supreme Council of Nebadon and assigned to this mission by Gabriel of Salvington.]