71. Makale Paper 71
Devletin Gelişimi Development of the State
71:0.1 (800.1) DEVLET, medeniyetin yararlı bir gelişimidir; devlet, savaşın yıkımlarından ve acılarından arta kalan toplum kazancını temsil eder. Devlet idaresi bile yalnızca, mücadele eden kabileler ve milletler arasındaki çekişmeli rekabet şiddetinin düzenlenme amacını taşıyan birikimler sonucu elde edilmiş bir işleyiş biçimidir. 71:0.1 (800.1) THE state is a useful evolution of civilization; it represents society’s net gain from the ravages and sufferings of war. Even statecraft is merely the accumulated technique for adjusting the competitive contest of force between the struggling tribes and nations.
71:0.2 (800.2) Çağdaş devlet, topluluk gücü için verilen uzun mücadeleler içinde varlığını sürdürebilmiş bir kurumdur. Üstün olan güç, nihai olarak mücadelelerden galip ayrılmıştı; ve devlet biçiminde hayali bir gerçeklik yaratarak, devlet için yaşamak ve ölmek gibi vatandaşlarının mutlak yükümlülüklerini isteyen ahlaki miti öne sürmüştü. Ancak devlet kutsal bir kökenden kaynağını olan bir oluşum değildir; devlet, iradesel olarak ussal bir niteliğe sahip insan faaliyeti tarafından bile üretilmemişti; bu yönetim düzeni tamamen evrimsel bir kurumdur; ve kökeni bakımdan devlet bütünüyle, gelişen koşul ve süreçler sonucunda ortaya çıkmıştır. 71:0.2 (800.2) The modern state is the institution which survived in the long struggle for group power. Superior power eventually prevailed, and it produced a creature of fact—the state—together with the moral myth of the absolute obligation of the citizen to live and die for the state. But the state is not of divine genesis; it was not even produced by volitionally intelligent human action; it is purely an evolutionary institution and was wholly automatic in origin.
1. İlkel Devlet ^top 1. The Embryonic State ^top
71:1.1 (800.3) Devlet, toprak temelli toplumsal düzeni örgütleyen bir kurumdur; ve en verimli olan şeklinde en güçlü ve en dayanıklı devlet, insanlarının ortak bir dile, örf ve adetlere ek olarak herkes tarafından kullanılan kurumlara sahip olduğu tek bir milletten meydana gelmiştir. 71:1.1 (800.3) The state is a territorial social regulative organization, and the strongest, most efficient, and enduring state is composed of a single nation whose people have a common language, mores, and institutions.
71:1.2 (800.4) Öncül devletler küçük olup, onların tamamı fetih sonucunda ortaya çıkmışlardır. Onlar, gönüllü birliktelikler sonucunda oluşmamışlardır. Devletlerin çoğu, barışçıl sürü sahipler veya yerleşik hayata geçmiş çiftçiler üzerinde egemenlik kurmak ve onları köleleştirmek için baskınlar düzenleyen galip göçebeler tarafından kurulmuştur. Fetih sonucunda açığa çıkan bu türden devletler, zorunlu olarak toplumlarının tabakalaşmış olduğu düzenlerdi; sınıflar kaçınılmaz olup, sınıf mücadeleleri en başından beri en güçlü ve muktedir olanların galip çıktığı toplumsal düzenlerdi. 71:1.2 (800.4) The early states were small and were all the result of conquest. They did not originate in voluntary associations. Many were founded by conquering nomads, who would swoop down on peaceful herders or settled agriculturists to overpower and enslave them. Such states, resulting from conquest, were, perforce, stratified; classes were inevitable, and class struggles have ever been selective.
71:1.3 (800.5) Amerikalı kırmızı insanların kuzey kabileleri, gerçek bir devlet düzenine hiçbir zaman erişmemişti. Onlar hiçbir zaman, devletin oldukça ilkel bir türü olan kabilelerin birbirlerine zayıf bağlarla bağlı olduğu örgütlenmelerin ötesine geçmemişlerdi. Bu düzeye gelebilen en yakın oluşum, Iroquois federasyonuydu; ancak altı milletten oluşan bu topluluk hiçbir zaman bir devlet gibi faaliyet göstermemiş olup, çağdaş ulusal yaşam için şu gibi belirli hayati niteliklerden yoksun olduğu için varlığını devam ettirememiştir: 71:1.3 (800.5) The northern tribes of the American red men never attained real statehood. They never progressed beyond a loose confederation of tribes, a very primitive form of state. Their nearest approach was the Iroquois federation, but this group of six nations never quite functioned as a state and failed to survive because of the absence of certain essentials to modern national life, such as:
71:1.4 (800.6) 1. Özel mülkiyetin elde edilmesi ve onun miras yoluyla devri. 71:1.4 (800.6) 1. Acquirement and inheritance of private property.
71:1.5 (800.7) 2. Tarım ve düzenli üretime sahip şehirler. 71:1.5 (800.7) 2. Cities plus agriculture and industry.
71:1.6 (800.8) 3. Bireylere yardımcı olan evcilleştirilmiş hayvanlar. 71:1.6 (800.8) 3. Helpful domestic animals.
71:1.7 (800.9) 4. Elverişli aile örgütlenişi. Bahse konu kırmızı insanlar, anaerkil aile düzenine ve halaların erkek çocuklarının üstünlüğüne dair miras anlayışına çok sıkı derecede bağlılardı. 71:1.7 (800.9) 4. Practical family organization. These red men clung to the mother-family and nephew inheritance.
71:1.8 (800.10) 5. Sınırları belirlenmiş arazi. 71:1.8 (800.10) 5. Definite territory.
71:1.9 (800.11) 6. Güçlü bir yönetici önder. 71:1.9 (800.11) 6. A strong executive head.
71:1.10 (800.12) 7. Esirlerin köleleştirilmesi — onlar köleleri ya topluluklarının arasına katmış ya da hepsini öldürmüşlerdi. 71:1.10 (800.12) 7. Enslavement of captives—they either adopted or massacred them.
71:1.11 (800.13) 8. Büyük fetihler. 71:1.11 (800.13) 8. Decisive conquests.
71:1.12 (800.14) Kızılderililer haddinden fazla demokratikti; onlar iyi bir hükümete sahiplerdi, ancak bu hükümet başarısız olmuştu. Onlar, Yunanlılar ve Romalıların hükümet yöntemlerini uygulamayı arzulayan beyaz ırkın daha gelişmiş medeniyeti ile vaktinden önce karşılaşmasalardı, nihai olarak bir devlete doğru evirilmiş olacaklardı. 71:1.12 (800.14) The red men were too democratic; they had a good government, but it failed. Eventually they would have evolved a state had they not prematurely encountered the more advanced civilization of the white man, who was pursuing the governmental methods of the Greeks and the Romans.
71:1.13 (801.1) Başarılı Roma devleti şu niteliklere dayanmaktaydı: 71:1.13 (801.1) The successful Roman state was based on:
71:1.14 (801.2) 1. Ataerkil aile. 71:1.14 (801.2) 1. The father-family.
71:1.15 (801.3) 2. Tarım ve hayvanların evcilleştirilmesi. 71:1.15 (801.3) 2. Agriculture and the domestication of animals.
71:1.16 (801.4) 3. Şehirler biçiminde nüfusun bir yerleşkede yoğun hale gelmesi. 71:1.16 (801.4) 3. Condensation of population—cities.
71:1.17 (801.5) 4. Özel mülkiyet ve toprak iyeliği. 71:1.17 (801.5) 4. Private property and land.
71:1.18 (801.6) 5. Vatandaşlığın bir sınıfı olarak kölelik. 71:1.18 (801.6) 5. Slavery—classes of citizenship.
71:1.19 (801.7) 6. Güçsüz ve geri kalmış insanların fethi ve yeniden düzenlenişi. 71:1.19 (801.7) 6. Conquest and reorganization of weak and backward peoples.
71:1.20 (801.8) 7. Yollara sahip sınırları belirlenmiş arazi. 71:1.20 (801.8) 7. Definite territory with roads.
71:1.21 (801.9) 8. Kişisel ve güçlü yöneticiler. 71:1.21 (801.9) 8. Personal and strong rulers.
71:1.22 (801.10) Roma medeniyeti içinde büyük bir zaaf, ve aynı zamanda imparatorluğun nihai çöküşünde bir etken olan şey; yirmi bir yaşına gelen erkek çocuğun özgür bırakılmasına ek olarak kızın kendi arzuladığı birini seçerek özgürce evlenmesi veya ahlaki yükümlülüklerden kurtulmak için yabancı bir yerleşkeye gitmesi amacıyla koşulsuz olarak salıverilmesine dair varsayılan özgürlükçü ve gelişmiş hükümdü. Topluma verilen zarar bu düzensel iyileştirmelerin kendisinde değil, bunun yerine onların uygulanmasındaki anlık ve herkesi kapsayan biçimdi. Roma’nın çöküşü, bir devletin oldukça hızlı genişlemesiyle onun içsel yozlaşması bir araya geldiğinde nerelerin olabileceğini göstermektedir. 71:1.22 (801.10) The great weakness in Roman civilization, and a factor in the ultimate collapse of the empire, was the supposed liberal and advanced provision for the emancipation of the boy at twenty-one and the unconditional release of the girl so that she was at liberty to marry a man of her own choosing or to go abroad in the land to become immoral. The harm to society consisted not in these reforms themselves but rather in the sudden and extensive manner of their adoption. The collapse of Rome indicates what may be expected when a state undergoes too rapid extension associated with internal degeneration.
71:1.23 (801.11) İlkel devlet, bölgesel birliktelik yerine kan bağının gözetilmesine dair tutumun zayıflamasıyla mümkün hale gelmiştir; ve bu türden kabile yönetim birlikleri genellikle fetih yoluyla oldukça sıkı bir biçimde pekiştirilmiştir. Küçük çaplı mücadelelerin ve topluluk farklılıkların üstünde bulunan bir egemenlik gerçek bir devlet yönetiminin temel niteliği iken, geçmiş dönemlerin kavimlerine ve kabilelerine ait kalıntılar biçiminde daha sonraki devlet örgütlenmesi içinde birçok sınıf ve toplumsal tabaka hala varlığını sürdürmektedir. Aile yönetiminden devlet yönetim düzenine olan değerli bir geçişi kanıtlayan kabile hükümeti olarak daha sonraki ve daha geniş bölgesel devletler, daha küçük olan bu kan bağına dayalı kavim toplulukları ile birlikte uzun ve çetin bir mücadele dönemi yaşamışlardır. Daha sonraki dönemler boyunca birçok kavim, ticaret ve diğer üretim birliktelikleri vasıtasıyla büyüme göstermişlerdir. 71:1.23 (801.11) The embryonic state was made possible by the decline of the blood bond in favor of the territorial, and such tribal federations were usually firmly cemented by conquest. While a sovereignty that transcends all minor struggles and group differences is the characteristic of the true state, still, many classes and castes persist in the later state organizations as remnants of the clans and tribes of former days. The later and larger territorial states had a long and bitter struggle with these smaller consanguineous clan groups, the tribal government proving a valuable transition from family to state authority. During later times many clans grew out of trades and other industrial associations.
71:1.24 (801.12) Devlet bütünleşmesindeki başarısızlık, Avrupa’nın Orta Çağları’ndaki derebeyliği düzeni gibi, hükümetsel işleyiş yöntemlerinin devlet-öncesi şartlarının bozulmasıyla sonuçlanmaktadır. Bu karanlık çağlar boyunca bölgesel devlet anlayışı çökmüş, kavim ve kabile gelişim aşamalarının yeniden ortaya çıkışı biçiminde küçük kale topluluklarına doğru bir geri dönüş gerçekleşmiştir. Benzer yarı-devletler Asya ve Avrupa’da mevcut an içerisinde bile gözlenmektedir; ancak onların tümü evrimsel geriye dönüş değillerdir; bu toplumsal düzenlerin birçoğu, geleceğin devletlerinin gelişimsel çekirdekleridir. 71:1.24 (801.12) Failure of state integration results in retrogression to prestate conditions of governmental techniques, such as the feudalism of the European Middle Ages. During these dark ages the territorial state collapsed, and there was a reversion to the small castle groups, the reappearance of the clan and tribal stages of development. Similar semistates even now exist in Asia and Africa, but not all of them are evolutionary reversions; many are the embryonic nucleuses of states of the future.
2. Temsili Hükümetin Evrimi ^top 2. The Evolution of Representative Government ^top
71:2.1 (801.13) Demokrasi, her ne kadar nihai bir gaye olsa da, medeniyetin bir ürünüdür, evrimin bütüncül sonucu değil. Bu süreç içerinde yavaşça ilerleyin! Dikkatli bir biçimde seçimlerinizi gerçekleştirin! Çünkü demokrasinin tehlikeleri şunlardır: 71:2.1 (801.13) Democracy, while an ideal, is a product of civilization, not of evolution. Go slowly! select carefully! for the dangers of democracy are:
71:2.2 (801.14) 1. Sıradanlığın yüceltilmesi. 71:2.2 (801.14) 1. Glorification of mediocrity.
71:2.3 (801.15) 2. Bayağı ve cahil yöneticilerin seçilmesi. 71:2.3 (801.15) 2. Choice of base and ignorant rulers.
71:2.4 (801.16) 3. Toplumsal evrimin temel gerçeklerini görmede başarısızlık. 71:2.4 (801.16) 3. Failure to recognize the basic facts of social evolution.
71:2.5 (801.17) 4. Eğitimsiz ve tembel çoğunlukların güdümünde herkesin oy kullanma hakkından doğan tehlike. 71:2.5 (801.17) 4. Danger of universal suffrage in the hands of uneducated and indolent majorities.
71:2.6 (801.18) 5. Kamuoyuna olan kölesel bağlılık; çoğunluk her zaman haklı değildir. 71:2.6 (801.18) 5. Slavery to public opinion; the majority is not always right.
71:2.7 (802.1) Ortak görüş olarak kamuoyu her zaman toplumun ilerleyişini geciktirmiştir; yine de kamuoyu değerlidir, çünkü her ne kadar toplumsal evrimi yavaşlatırken onu muhafaza etmektedir. Kamuoyunun eğitimi, medeniyeti hızlandırmanın tek güvenilir ve gerçek yöntemidir; kuvvet sadece geçici bir tedbirdir, ve kültürel gelişme mermilerin yerlerini sandık kutularına bıraktığı biçimde sürekli olarak artış gösterecektir. Örf ve adetler biçimindeki kamuoyu, toplumsal evrim ve devlet gelişimi bakımından temel ve başat bir enerjidir; ancak bahse konu değerine sahip olması için, dışavurumunda şiddeti içermemesi gerekmektedir. 71:2.7 (802.1) Public opinion, common opinion, has always delayed society; nevertheless, it is valuable, for, while retarding social evolution, it does preserve civilization. Education of public opinion is the only safe and true method of accelerating civilization; force is only a temporary expedient, and cultural growth will increasingly accelerate as bullets give way to ballots. Public opinion, the mores, is the basic and elemental energy in social evolution and state development, but to be of state value it must be nonviolent in expression.
71:2.8 (802.2) Toplumun gelişiminin ölçümü doğrudan bir biçimde, kamuoyunun kişisel davranışı denetleyebilmesi ve devlet idaresinin şiddet dışı yollarla işleyişini sağlayabilmesi yetkinliği derecesinde değerlendirilir. Gerçek anlamıyla medenileşmiş hükümet, kamuoyu kişisel hakların güçleri ile donatıldığı zaman ulaşmıştı. Genel seçimler bir takım şeylere her zaman doğru bir biçimde karar vermez, ancak bu seçimler yanlış bir şeyi yapmak için bile doğru yolu temsil ederler. Evrim bir seferde en üstün kusursuzluğu üretmemektedir, ancak o, göreceli ve gelişmiş nitelikte işlevsel uyumu doğurmaktadır. 71:2.8 (802.2) The measure of the advance of society is directly determined by the degree to which public opinion can control personal behavior and state regulation through nonviolent expression. The really civilized government had arrived when public opinion was clothed with the powers of personal franchise. Popular elections may not always decide things rightly, but they represent the right way even to do a wrong thing. Evolution does not at once produce superlative perfection but rather comparative and advancing practical adjustment.
71:2.9 (802.3) Temsili hükümetin işlevsel ve etkin bir türünün evrimi için on aşama veya düzey bulunmaktadır; bu aşamalar şunlardır: 71:2.9 (802.3) There are ten steps, or stages, to the evolution of a practical and efficient form of representative government, and these are:
71:2.10 (802.4) 1. Birey özgürlüğü. Kölelik, serflik ve insan esaretinin tüm türleri ortadan kalkmak zorundadır. 71:2.10 (802.4) 1. Freedom of the person. Slavery, serfdom, and all forms of human bondage must disappear.
71:2.11 (802.5) 2. Akıl özgürlüğü. Ussal bir biçimde düşünmenin ve bilge bir biçimde tasarlamanın öğretilmesi şeklinde özgür bir topluluk eğitilmedikçe, özgürlük genellikle iyilikten çok zarar sağlamaktadır. 71:2.11 (802.5) 2. Freedom of the mind. Unless a free people are educated—taught to think intelligently and plan wisely—freedom usually does more harm than good.
71:2.12 (802.6) 3. Kanunun egemenliği. Özgürlük yalnızca, insan yöneticilerinin iradelerini ve heveslerini kabul edilen temel hukuk kuralları uyarınca gerçekleştirilen yasama hükümleri aldığı zaman memnuniyetle deneyimlenebilir. 71:2.12 (802.6) 3. The reign of law. Liberty can be enjoyed only when the will and whims of human rulers are replaced by legislative enactments in accordance with accepted fundamental law.
71:2.13 (802.7) 4. İfade özgürlüğü. Temsili hükümet, insanın arzuları ve düşüncelerine dair ifadenin tüm türlerinin özgürlüğü olmadan düşünülemez. 71:2.13 (802.7) 4. Freedom of speech. Representative government is unthinkable without freedom of all forms of expression for human aspirations and opinions.
71:2.14 (802.8) 5. Mal güvenliği. Herhangi bir hükümet; kişisel mülkiyete sahip olmanın bir tür hakkını sağlamada başarısız olursa, uzun süreli olarak varlığını devam ettiremez. İnsan; özel mülkiyetini kullanmayı, denetlemeyi, başkalarına hediye etmeyi, kiralamayı ve miras bırakmayı arzular. 71:2.14 (802.8) 5. Security of property. No government can long endure if it fails to provide for the right to enjoy personal property in some form. Man craves the right to use, control, bestow, sell, lease, and bequeath his personal property.
71:2.15 (802.9) 6. İtiraz hakkı. Temsili hükümet, vatandaşların haklarının onlar tarafından bilindiğini var sayar. İtiraz hakkı özgür vatandaşlık kavramı içinde içkin niteliğe sahiptir. 71:2.15 (802.9) 6. The right of petition. Representative government assumes the right of citizens to be heard. The privilege of petition is inherent in free citizenship.
71:2.16 (802.10) 7. Yönetim hakkı. Haklardan haberdar olmak yeterli değildir; itiraz hakkı, hükümetin mevcut idaresine doğru genişlemek zorundadır. 71:2.16 (802.10) 7. The right to rule. It is not enough to be heard; the power of petition must progress to the actual management of the government.
71:2.17 (802.11) 8. Oy kullanma hakkı. Temsili hükümet; ussal, etkin ve evrensel bir seçmenin varlığını öncül olarak var sayar. Bu türden bir hükümetin niteliği her zaman, onu meydana getiren bireylerin kişiliği ve kabiliyeti ölçüsünde belirlenecektir. Medeniyet ilerledikçe her cins için evrensel olan oy kullanma hakkı dönüştürülecek, onun topluluk sınırları yeniden belirlenecek ve başka bir biçimde farklılaştırılacaktır. 71:2.17 (802.11) 8. Universal suffrage. Representative government presupposes an intelligent, efficient, and universal electorate. The character of such a government will ever be determined by the character and caliber of those who compose it. As civilization progresses, suffrage, while remaining universal for both sexes, will be effectively modified, regrouped, and otherwise differentiated.
71:2.18 (802.12) 9. Devlet görevlilerin denetimi. Hiçbir sivil hükümet; vatandaşları devlet görevlilerini ve kamu hizmetlilerini bilgece yönlendirme ve denetleme yöntemlerine sahip olmadan, hizmetkâr ve verimli olamaz. 71:2.18 (802.12) 9. Control of public servants. No civil government will be serviceable and effective unless the citizenry possess and use wise techniques of guiding and controlling officeholders and public servants.
71:2.19 (802.13) 10. Ussal ve eğitilmiş temsil. Demokrasinin kurtuluşu, başarılı işleyen temsili hükümete bağlıdır. Ve bu hükümet yalnızca; işleyiş yöntemlerinde eğitilmiş, ussal olarak yetkin, toplumsal bakımdan sadık ve ahlaki ölçütlerde uygun bireyleri seçme uygulayışı tarafından sağlanır. Yalnızca bu türden düzensel uygulamalar vasıtasıyla onların birliktelik hükümetleri onlar tarafından ve onların gelecekleri için kurulabilir. 71:2.19 (802.13) 10. Intelligent and trained representation. The survival of democracy is dependent on successful representative government; and that is conditioned upon the practice of electing to public offices only those individuals who are technically trained, intellectually competent, socially loyal, and morally fit. Only by such provisions can government of the people, by the people, and for the people be preserved.
3. Devlet Yönetiminin Nihai Hedefleri ^top 3. The Ideals of Statehood ^top
71:3.1 (803.1) Bir hükümetin siyasi veya idari türü; özgürlük, güvenlik, eğitim ve toplumsal eş-güdüm olarak sivil ilerleyişin temel niteliklerini sağladıkça, çok az bir öneme sahiptir. Bir devletin ne olduğu değil, toplumsal evrimin ilerleyişini nasıl şekillendirdiği önemlidir. Ve son kertede hiçbir devlet, önderlerinde olduğu gibi, vatandaşlarının ahlaki değerlerini aşamaz. Cahillik ve bencillik, hükümetin en yüksek türünün bile çöküşünü kaçınılmaz kılacaktır. 71:3.1 (803.1) The political or administrative form of a government is of little consequence provided it affords the essentials of civil progress—liberty, security, education, and social co-ordination. It is not what a state is but what it does that determines the course of social evolution. And after all, no state can transcend the moral values of its citizenry as exemplified in their chosen leaders. Ignorance and selfishness will insure the downfall of even the highest type of government.
71:3.2 (803.2) İçinde utanç duyulacak birçok şey olsa da, milli bencillik toplumsal kurtuluş için hayati derecede öneme sahip olmuştur. Seçilmiş insanlar savı, kabile bütünleşmesi ve ulus inşasında çağdaş dönemlere kadar aralıksız bir etken olmuştur. Ancak hiçbir devlet, hoşgörüsüzlüğün her türünün üstesinden gelmeden nihai düzeylere ulaşamaz; tahammülsüzlük insan ilerleyişine sonsuza kadar düşmandır. Ve hoşgörüsüz ile en iyi biçimde; bilim, ticaret, rekabetsel eğlence ve dinin eş güdümü vasıtasıyla başa çıkılabilir. 71:3.2 (803.2) Much as it is to be regretted, national egotism has been essential to social survival. The chosen people doctrine has been a prime factor in tribal welding and nation building right on down to modern times. But no state can attain ideal levels of functioning until every form of intolerance is mastered; it is everlastingly inimical to human progress. And intolerance is best combated by the co-ordination of science, commerce, play, and religion.
71:3.3 (803.3) Nihai devlet, üç kudretli ve eş güdümsel dürtünün etkisi altında faaliyet gösterir: 71:3.3 (803.3) The ideal state functions under the impulse of three mighty and co-ordinated drives:
71:3.4 (803.4) 1. İnsan kardeşliği anlayışının gerçekleşmesinden doğan derin sevgi bağlılığı. 71:3.4 (803.4) 1. Love loyalty derived from the realization of human brotherhood.
71:3.5 (803.5) 2. Bilge nihai hedeflere dayanan ussal vatanseverlik. 71:3.5 (803.5) 2. Intelligent patriotism based on wise ideals.
71:3.6 (803.6) 3. Gezegensel gerçekler, ihtiyaçlar ve hedefler bağlamında yorumlanan kâinatsal kavrayış. 71:3.6 (803.6) 3. Cosmic insight interpreted in terms of planetary facts, needs, and goals.
71:3.7 (803.7) Nihai devletin kanunları sayıca azdır; ve onlar, yasaklayıcı tabu döneminden doğup bireyin kendi kendine gerçekleştirdiği gelişmiş denetimin sonucunda açığa çıkan bireysel özgürlüğün olumlu ilerleyişiyle bütüncül yapısına erişmiştir. Bu geliştirilmiş devlet, vatandaşlarını sadece çalışmaya itmez; bu devlet aynı zamanda, gelişen bir makine çağı vasıtasıyla aralıksız çalışmadan kurtuluş sonucunda artan boş zamanın yararlı ve canlandırıcı kullanışıyla onları çeker. Boş zaman etkinlikleri insanları dinlendirdiği kadar da onları üretmeye sevk etmelidir. 71:3.7 (803.7) The laws of the ideal state are few in number, and they have passed out of the negativistic taboo age into the era of the positive progress of individual liberty consequent upon enhanced self-control. The exalted state not only compels its citizens to work but also entices them into profitable and uplifting utilization of the increasing leisure which results from toil liberation by the advancing machine age. Leisure must produce as well as consume.
71:3.8 (803.8) Herhangi bir toplum, tembelliğe izin verdiğinde veya yoksulluğa müsamaha gösterdiğinde çok ileri bir noktaya gelemez. Ancak açlık ve üretim düzenine katkıda bulunmadan ona sürekli bağımlı olma durumu, eğer kusurlu ve gelişmemiş insan kolları denetimsiz bir biçimde desteklenirse ve onların herhangi bir kısıtlama olmadan doğumlarına izin verilirse hiçbir biçimde sonlandırılamaz. 71:3.8 (803.8) No society has progressed very far when it permits idleness or tolerates poverty. But poverty and dependence can never be eliminated if the defective and degenerate stocks are freely supported and permitted to reproduce without restraint.
71:3.9 (803.9) Ahlaki bir toplum, bireyin kendisine duyduğu saygıyı korumayı amaçlamalı ve kendisini gerçekleştirmek için her olağan bireye yeterli olanağı sağlamalıdır. Toplumsal kazanımın bu türden bir tasarımı, en yüksek düzeyde kültürel bir toplumunu açığa çıkaracaktır. Toplumsal evrim, olası en düşük düzenleyici bir denetimi uygulayan hükümetsel yüksek denetim tarafından desteklenmelidir. En yüksek eş güdümü sağlayan ve en az düzenleyici yönetimi yerine getiren devlet en iyi devlettir. 71:3.9 (803.9) A moral society should aim to preserve the self-respect of its citizenry and afford every normal individual adequate opportunity for self-realization. Such a plan of social achievement would yield a cultural society of the highest order. Social evolution should be encouraged by governmental supervision which exercises a minimum of regulative control. That state is best which co-ordinates most while governing least.
71:3.10 (803.10) Devlet yönetiminin nihai amaçları; toplumsal bilicin yavaş ölçekteki gelişimi, düzene karşı yükümlülüğün tanınması ve toplumsal hizmetin ayrıcalığı biçiminde evrim vasıtasıyla erişilmelidir. Siyaseti çıkar amaçlı yapanların idare döneminin sonunda, ilk başta insanlar hükümetin yükümlülüklerini görev olarak üstlenirler; ancak daha sonra onlar bu türden hizmeti, en yüksek onur olarak bir ayrıcalık biçiminde arzularlar. Medeniyetin herhangi bir aşamasının düzeyi, devlet yönetiminin sorumluluklarını kabul etmek için gönüllülükte bulunan vatandaşlarının bu niteliği tarafından tam olarak sergilenir. 71:3.10 (803.10) The ideals of statehood must be attained by evolution, by the slow growth of civic consciousness, the recognition of the obligation and privilege of social service. At first men assume the burdens of government as a duty, following the end of the administration of political spoilsmen, but later on they seek such ministry as a privilege, as the greatest honor. The status of any level of civilization is faithfully portrayed by the caliber of its citizens who volunteer to accept the responsibilities of statehood.
71:3.11 (803.11) Gerçek bir ülkede büyük şehirleri ve illeri yönetme görevi, uzmanlar tarafından yürütülür ve tıpkı insanların oluşturduğu ekonomik ve ticari birlikteliklerin tüm diğer türleri gibi işletilir. 71:3.11 (803.11) In a real commonwealth the business of governing cities and provinces is conducted by experts and is managed just as are all other forms of economic and commercial associations of people.
71:3.12 (803.12) Gelişmiş devletlerde siyasi hizmet, vatandaşlığın en yüksek bağlılığı olarak değer görür. Vatandaşların en bilge ve en soylularının geleceğe dair en yüksek amacı, hükümet birlikteliğinin herhangi bir makamına seçilme veya atanma şeklindeki sivil tanınmayı elde etmektir; ve bu türden hükümetler, sivil ve toplumsal görevlilerine gerçekleştirdikleri hizmetlerin tanınmasına dair en yüksek nişanları atfederler. Onların nişanları sırasıyla; felsefeciler, eğitimciler, bilim insanları, üreticiler ve askerlerden sonra gelmektedir. Ebeveynler, çocuklarının mükemmelliğiyle hak ettikleri bir biçimde ödüllendirilirken; ruhsal bir krallığın elçileri olarak tamamiyle din alanında hizmet veren önderler, gerçek ödüllerini bir sonraki dünyada alırlar. 71:3.12 (803.12) In advanced states, political service is esteemed as the highest devotion of the citizenry. The greatest ambition of the wisest and noblest of citizens is to gain civil recognition, to be elected or appointed to some position of governmental trust, and such governments confer their highest honors of recognition for service upon their civil and social servants. Honors are next bestowed in the order named upon philosophers, educators, scientists, industrialists, and militarists. Parents are duly rewarded by the excellency of their children, and purely religious leaders, being ambassadors of a spiritual kingdom, receive their real rewards in another world.
4. Gelişmeye Açık Medeniyet ^top 4. Progressive Civilization ^top
71:4.1 (804.1) Ekonomi, toplum ve hükümet eğer varlıklarını koruyacaklarsa evirilmek zorundadır. Evrimsel bir dünya üzerinde durağan koşullar, çürümenin belirticisidir; sadece evrimsel hareket gücü ile ilerleyen kurumlar varlığını devam ettirmektedir. 71:4.1 (804.1) Economics, society, and government must evolve if they are to remain. Static conditions on an evolutionary world are indicative of decay; only those institutions which move forward with the evolutionary stream persist.
71:4.2 (804.2) Genişleyen bir medeniyetin ilerleyici eylem planı şu nitelikleri içine alır: 71:4.2 (804.2) The progressive program of an expanding civilization embraces:
71:4.3 (804.3) 1. Bireysel özgürlüklerin muhafazası. 71:4.3 (804.3) 1. Preservation of individual liberties.
71:4.4 (804.4) 2. Evin korunması. 71:4.4 (804.4) 2. Protection of the home.
71:4.5 (804.5) 3. Ekonomik güvenliğin sağlanması. 71:4.5 (804.5) 3. Promotion of economic security.
71:4.6 (804.6) 4. Hastalığın önlenmesi. 71:4.6 (804.6) 4. Prevention of disease.
71:4.7 (804.7) 5. Zorunlu eğitim. 71:4.7 (804.7) 5. Compulsory education.
71:4.8 (804.8) 6. Zorunlu istihdam. 71:4.8 (804.8) 6. Compulsory employment.
71:4.9 (804.9) 7. Boş zamanın yararlı bir biçimde değerlendirilmesi. 71:4.9 (804.9) 7. Profitable utilization of leisure.
71:4.10 (804.10) 8. Talihsizliklere uğramışlara gösterilen ilgi. 71:4.10 (804.10) 8. Care of the unfortunate.
71:4.11 (804.11) 9. Irkın geliştirilmesi. 71:4.11 (804.11) 9. Race improvement.
71:4.12 (804.12) 10. Bilim ve sanatın desteklenmesi. 71:4.12 (804.12) 10. Promotion of science and art.
71:4.13 (804.13) 11. Bilgelik olarak felsefenin desteklenmesi. 71:4.13 (804.13) 11. Promotion of philosophy—wisdom.
71:4.14 (804.14) 12. Ruhsallık olarak kâinatsal kavrayışın birikimi. 71:4.14 (804.14) 12. Augmentation of cosmic insight—spirituality.
71:4.15 (804.15) Ve medeniyet sanatları içindeki bu gelişme; insanlığın kardeşliğinin toplumsal kazanımına ek olarak cennet içindeki Yaratıcı’nın iradesini gerçekleştirmek için her bireyin en yüksek arzusu içinde kendisini açığa çıkaran Tanrı-bilincinin kişisel düzeyini elde etme şeklinde — fani çabalar sonucunda erişilen en yüksek insani ve kutsal amaçların gerçekleşmesine doğrudan bir biçimde yol açar. 71:4.15 (804.15) And this progress in the arts of civilization leads directly to the realization of the highest human and divine goals of mortal endeavor—the social achievement of the brotherhood of man and the personal status of God-consciousness, which becomes revealed in the supreme desire of every individual to do the will of the Father in heaven.
71:4.16 (804.16) İçten kardeşliğin ortaya çıkışı, insanların tümünün bir diğerinin yükümlülüklerini taşımaktan keyif aldığı bir toplumsal düzene ulaşıldığı anlamına gelmektedir. Ancak bu türden nihai bir toplum; başlıca gerçeklik, güzellik ve iyilik hizmetine olan sadakat ile harekete geçen bireylerden haksız ve kutsal olmayan bir biçimde çıkar sağlamayı bekleyen zayıf veya ahlaksız kimselerin yalanlarıyla sağlanamaz. Bu türden bir durumda; “altın yöneticilerin”, barışçıl tutumlarını kötüye kullanmayı veya gelişmekte olan medeniyetlerini ortadan kaldırmayı arzulayabilecek karanlıkta kalmış cahil akranlarına karşı yeterli bir savunmayı sağlarken nihai amaçları doğrultusunda yaşacakları ileri bir toplumu kurabilmeleri, olası tek işlevsel çözümdür. 71:4.16 (804.16) The appearance of genuine brotherhood signifies that a social order has arrived in which all men delight in bearing one another’s burdens; they actually desire to practice the golden rule. But such an ideal society cannot be realized when either the weak or the wicked lie in wait to take unfair and unholy advantage of those who are chiefly actuated by devotion to the service of truth, beauty, and goodness. In such a situation only one course is practical: The “golden rulers” may establish a progressive society in which they live according to their ideals while maintaining an adequate defense against their benighted fellows who might seek either to exploit their pacific predilections or to destroy their advancing civilization.
71:4.17 (804.17) İdealizm, her nesilde onun savunucularının insanlığın daha alt düzeyde olan bireyleri tarafından yok edilmelerine izin verdiği bir durumda hiçbir biçimde evrimsel bir gezegen üzerinde varlığını devam ettiremez. Ve bu noktada idealizmin gerçek bir sınavı kendisini göstermektedir: Gelişen bir medeniyet; savaşı çok seven komşularının tüm saldırıları karşısında ulusunu güvenli kılan askeri hazırlığı, bu gücü diğer uluslara karşı yapılan saldırılar şeklinde bencil çıkar veya ulusal kazancın cezp ediciliğine kapılmadan sağlayabilir mi? Ulusal kurtuluş hazırlıklı olmayı gerektirmektedir; ve dinsel idealizm tek başına, hazırlı olmanın saldırıya dönüşen bir biçimde kötüye kullanılmasını engelleyebilir. Kardeşlik biçiminde sadece tek başına derin sevgi, güçlü olanın zayıfı ezmesini engelleyebilir. 71:4.17 (804.17) Idealism can never survive on an evolving planet if the idealists in each generation permit themselves to be exterminated by the baser orders of humanity. And here is the great test of idealism: Can an advanced society maintain that military preparedness which renders it secure from all attack by its war-loving neighbors without yielding to the temptation to employ this military strength in offensive operations against other peoples for purposes of selfish gain or national aggrandizement? National survival demands preparedness, and religious idealism alone can prevent the prostitution of preparedness into aggression. Only love, brotherhood, can prevent the strong from oppressing the weak.
5. Rekabetin Evrimi ^top 5. The Evolution of Competition ^top
71:5.1 (805.1) Rekabet toplumun gelişmesi için hayati derecede önemlidir, ancak düzenlenmemiş rekabet şiddeti beslemektedir. Bugünün toplumu içerisinde rekabet yavaşça bir biçimde, bireyin üretim düzeni içindeki konumunu belirleyen ve üretim kollarının kurtuluşuna hükmeden bir biçimde savaşın yerini almaktadır. (Ahlak kuralları karşısında cinayet ve savaş birbirlerinden düzey olarak farklılık göstermektedir; toplumun ilk dönemlerinden beri cinayet yasalara karşı gelen bir konum getirilmişken, savaşlar insanlığın bütünü tarafından henüz yasa dışı olarak adlandırılmamaktadır.) 71:5.1 (805.1) Competition is essential to social progress, but competition, unregulated, breeds violence. In current society, competition is slowly displacing war in that it determines the individual’s place in industry, as well as decreeing the survival of the industries themselves. (Murder and war differ in their status before the mores, murder having been outlawed since the early days of society, while war has never yet been outlawed by mankind as a whole.)
71:5.2 (805.2) Nihai devlet yalnızca, şiddeti bireysel rekabetin dışına itecek ve kişisel girişimdeki haksızlığı önleyecek kadar toplumsal kuralları düzenleme girişiminde bulunmaktadır. Bu noktada devlet düzeni içinde büyük bir sorun açığa çıkmaktadır: Siz; üretimdeki huzuru ve barışı teminat altına alıp, devlet gücünü desteklemek için vergiler toplayıp ve aynı zamanda gelişmemiş üretim koluna vergi imtiyazı getirerek devleti en sonunda bağımlı veya zorba olmaktan nasıl kurtarabilirsiniz? 71:5.2 (805.2) The ideal state undertakes to regulate social conduct only enough to take violence out of individual competition and to prevent unfairness in personal initiative. Here is a great problem in statehood: How can you guarantee peace and quiet in industry, pay the taxes to support state power, and at the same time prevent taxation from handicapping industry and keep the state from becoming parasitical or tyrannical?
71:5.3 (805.3) Herhangi bir dünyanın öncül dönemleri boyunca rekabet, ilerlemeye açık medeniyet için temel bir önem teşkil eder. İnsanın evrimi ilerledikçe, işbirliği artan bir biçimde etkin hale gelir. Gelişen medeniyetler içerisinde işbirliği, rekabetten daha etkindir. Öncül insan rekabetin etkisi ile hareket eder. Öncül evrim, biyolojik olarak zinde olanın varlığını devam ettirişi tarafından belirlenir; ancak daha sonraki medeniyetler ussal işbirliği, anlayışlı birliktelik ve ruhsal kardeşlik tarafından daha iyi bir biçimde sağlanır. 71:5.3 (805.3) Throughout the earlier ages of any world, competition is essential to progressive civilization. As the evolution of man progresses, co-operation becomes increasingly effective. In advanced civilizations co-operation is more efficient than competition. Early man is stimulated by competition. Early evolution is characterized by the survival of the biologically fit, but later civilizations are the better promoted by intelligent co-operation, understanding fraternity, and spiritual brotherhood.
71:5.4 (805.4) Üretimde rekabetin fazlasıyla israfçı ve oldukça verimsiz olduğu doğrudur; ancak rekabeti önleyici türden düzenlemelerin bireyin temel özgürlüklerinden herhangi biri üzerinde yaratacağı en küçük bir aykırılık, bu ekonomik kaybı yaratan hareketi ortadan kaldırmaya dair her girişimi kabul edilebilir olmaktan çıkarmalıdır. 71:5.4 (805.4) True, competition in industry is exceedingly wasteful and highly ineffective, but no attempt to eliminate this economic lost motion should be countenanced if such adjustments entail even the slightest abrogation of any of the basic liberties of the individual.
6. Kar Amacı ^top 6. The Profit Motive ^top
71:6.1 (805.5) Bugünün kar temelli ekonomi anlayışı, hizmet gayesi ile bütünleşmedikçe kaybetmeye mahkûmdur. Dar zihniyetin ürünü olan bireysel çıkar temelli acımasız rekabet nihai olarak, elde etmeyi arzuladığı şeyler için bile yıkıcı hale gelmektedir. Ayrıcalıklı ve sadece bireye hizmet eden kar amacı Hıristiyan inançları ile bağdaşmamaktadır — onlar, İsa’nın öğretilere daha çok daha büyük bir biçimde tezat oluşturmaktadır. 71:6.1 (805.5) Present-day profit-motivated economics is doomed unless profit motives can be augmented by service motives. Ruthless competition based on narrow-minded self-interest is ultimately destructive of even those things which it seeks to maintain. Exclusive and self-serving profit motivation is incompatible with Christian ideals—much more incompatible with the teachings of Jesus.
71:6.2 (805.6) Ekonomide kar amacının hizmet amacı karşısındaki değeri dindeki korkunun derin sevgi karşısındaki değerine eştir. Ancak kar amacı aniden yok edilmemeli veya ortadan kaldırılmamalıdır; buna rağmen bahse konu toplumsal enerjiyi açığa çıkaran dürtünün amaçları bakımından sonsuza kadar bencil olmasına gerek yoktur. 71:6.2 (805.6) In economics, profit motivation is to service motivation what fear is to love in religion. But the profit motive must not be suddenly destroyed or removed; it keeps many otherwise slothful mortals hard at work. It is not necessary, however, that this social energy arouser be forever selfish in its objectives.
71:6.3 (805.7) Kar temelli gerçekleştirilen ekonomik etkinlikler tamamen bayağı ve tümüyle gelişmiş bir toplum düzenine yakışmamaktadır; yine de bu temelle gerçekleştirilen ekonomik faaliyetler medeniyetin öncül fazları boyunca hayati öneme sahip bir etkendir. Ekonomik mücadeleler ve toplumsal hizmet için — en üstün bilgelik, hayranlık uyandırıcı kardeşlik ve ruhsal kazanımın mükemmelliğine ait aşkın dürtüler biçiminde — kar gayesi gütmeyen amaçların daha üstün türlerine insanlar kesin bir biçimde sahip olana kadar, kar gayesi onlardan alınmamalıdır. 71:6.3 (805.7) The profit motive of economic activities is altogether base and wholly unworthy of an advanced order of society; nevertheless, it is an indispensable factor throughout the earlier phases of civilization. Profit motivation must not be taken away from men until they have firmly possessed themselves of superior types of nonprofit motives for economic striving and social serving—the transcendent urges of superlative wisdom, intriguing brotherhood, and excellency of spiritual attainment.
7. Eğitim ^top 7. Education ^top
71:7.1 (806.1) Kalıcı devlet kültür üzerine inşa edilmekte, ülküler tarafından idare edilmekte ve hizmet gayesi ile hareket etmektedir. Eğitimin amacı; becerilerin kazandırılması, bilgeliği elde etme arayışı, bireyin kendisini gerçekleştirmesi ve ruhsal değerlerin kazanımı olmalıdır. 71:7.1 (806.1) The enduring state is founded on culture, dominated by ideals, and motivated by service. The purpose of education should be acquirement of skill, pursuit of wisdom, realization of selfhood, and attainment of spiritual values.
71:7.2 (806.2) Olası en yüksek devlette eğitim yaşam boyu devam eder; ve felsefe zaman zaman vatandaşlarının başlıca uğraşlarından biri haline gelir. Bu türden bir ulusun vatandaşları bilgeliğin arayışını; insan ilişkilerin önemine, gerçekliğin anlamlarına, değerlerin soyluluğuna, yaşamın amaçlarına ve kâinatsal nihai sonun ihtişamlarına dair kavrayışı derinleştirmek için gerçekleştirirler. 71:7.2 (806.2) In the ideal state, education continues throughout life, and philosophy sometime becomes the chief pursuit of its citizens. The citizens of such a commonwealth pursue wisdom as an enhancement of insight into the significance of human relations, the meanings of reality, the nobility of values, the goals of living, and the glories of cosmic destiny.
71:7.3 (806.3) Urantia unsurları, yeni ve daha yüksek kültürel topluma dair yaratıcı bir öngörüye sahip olmalıdır. Eğitim, ekonominin tamamen kar amaçlı olan düzeninden geçerek yeni değer aşamalarına atlayacaktır. Eğitim çok uzun süreden beri yerel, askeri, benliği yücelten ve başarıyı arzulayan bir niteliğe sahip olmuştur; eğitim nihai olarak dünyanın tümünü kapsayan, idealist, bireyin kendisini gerçekleştirmesini sağlayan ve kâinatsal kavrayışı sunan niteliklere sahip olacak hale gelmelidir. 71:7.3 (806.3) Urantians should get a vision of a new and higher cultural society. Education will jump to new levels of value with the passing of the purely profit-motivated system of economics. Education has too long been localistic, militaristic, ego exalting, and success seeking; it must eventually become world-wide, idealistic, self-realizing, and cosmic grasping.
71:7.4 (806.4) Eğitim yakın bir dönem içerisinde din mensuplarının denetiminden avukatlar ve iş adamlarının yönetimine geçmiştir. Nihai olarak eğitim felsefecilerin ve bilim adamlarının denetimine verilmelidir. Öğretmenler, bilgeliğin arayışı biçiminde felsefenin temel eğitim uğraşı haline gelebilmesi temel gayesiyle gerçek önderler şeklinde özgür olmak zorundadırlar. 71:7.4 (806.4) Education recently passed from the control of the clergy to that of lawyers and businessmen. Eventually it must be given over to the philosophers and the scientists. Teachers must be free beings, real leaders, to the end that philosophy, the search for wisdom, may become the chief educational pursuit.
71:7.5 (806.5) Eğitim, yaşamın devinimidir; insanlığın kademeli olarak, fani bilgeliğin şu yükselen aşamalarını deneyimleyebilmesi için eğitim bir yaşam boyunca devam etmelidir: 71:7.5 (806.5) Education is the business of living; it must continue throughout a lifetime so that mankind may gradually experience the ascending levels of mortal wisdom, which are:
71:7.6 (806.6) 1. Şeylerin bilgisi. 71:7.6 (806.6) 1. The knowledge of things.
71:7.7 (806.7) 2. Anlamların kavrayışı. 71:7.7 (806.7) 2. The realization of meanings.
71:7.8 (806.8) 3. Değerlerin takdiri. 71:7.8 (806.8) 3. The appreciation of values.
71:7.9 (806.9) 4. Görev olarak çalışma soyluluğu. 71:7.9 (806.9) 4. The nobility of work—duty.
71:7.10 (806.10) 5. Ahlak olarak sahip olunan amaçları gerçekleştirme dürtüsü. 71:7.10 (806.10) 5. The motivation of goals—morality.
71:7.11 (806.11) 6. Kişilik olarak hizmet etme sevgisi. 71:7.11 (806.11) 6. The love of service—character.
71:7.12 (806.12) 7. Ruhsal algı olarak kâinatsal kavrayış. 71:7.12 (806.12) 7. Cosmic insight—spiritual discernment.
71:7.13 (806.13) Ve böylece bu kazanımlar vasıtasıyla birçok birey, Tanrı bilinci biçiminde fani düzeyin nihai akıl erişimine yükselecektir. 71:7.13 (806.13) And then, by means of these achievements, many will ascend to the mortal ultimate of mind attainment, God-consciousness.
8. Devlet Yönetiminin Niteliği ^top 8. The Character of Statehood ^top
71:8.1 (806.14) Herhangi bir insan hükümetinin tek kutsal niteliği, devlet yönetiminin yürütme, yasama ve yargı faaliyetleri olarak üçe bölünmesidir. Evren, faaliyet ve yönetim yetkisinin bu türden bir bölünme tasarımı uyarınca idare edilmektedir. Etkin toplumsal düzenleme veya sivil hükümetin bu kutsal kavramsallaşması dışında, bir insan topluluğunun; gelişmiş öz-denetim ve artan toplumsal hizmet hedefine sürekli ilerleyen işleyişi vatandaşlarına sağlayacak hangi devlet türünü seçebilecek olmalarının çok fazla önemi yoktur. Bir topluluğun ussal merakının, ekonomik bilgeliğinin, toplumsal zekâsının, ve ahlaki direncinin tümü kesin bir biçimde devlet yönetimine yansımaktadır. 71:8.1 (806.14) The only sacred feature of any human government is the division of statehood into the three domains of executive, legislative, and judicial functions. The universe is administered in accordance with such a plan of segregation of functions and authority. Aside from this divine concept of effective social regulation or civil government, it matters little what form of state a people may elect to have provided the citizenry is ever progressing toward the goal of augmented self-control and increased social service. The intellectual keenness, economic wisdom, social cleverness, and moral stamina of a people are all faithfully reflected in statehood.
71:8.2 (806.15) Devlet yönetiminin evrimi aşama aşama ilerleyişi gerektirmektedir; bu aşamalar şunlardır: 71:8.2 (806.15) The evolution of statehood entails progress from level to level, as follows:
71:8.3 (806.16) 1. Yürütme, yasama ve yargı erklerinden oluşan üç katmanlı bir hükümetin yaratılması. 71:8.3 (806.16) 1. The creation of a threefold government of executive, legislative, and judicial branches.
71:8.4 (806.17) 2. Toplumsal, siyasi ve dini etkinliklerin özgürlüğü. 71:8.4 (806.17) 2. The freedom of social, political, and religious activities.
71:8.5 (807.1) 3. Kölelik ve insan esaretinin tüm türlerinin kaldırılması. 71:8.5 (807.1) 3. The abolition of all forms of slavery and human bondage.
71:8.6 (807.2) 4. Vatandaşların vergi toplama işleyişini denetleme yetisi. 71:8.6 (807.2) 4. The ability of the citizenry to control the levying of taxes.
71:8.7 (807.3) 5. Beşikten mezara olarak genişleyen öğrenme olarak evrensel eğitimin kurulması. 71:8.7 (807.3) 5. The establishment of universal education—learning extended from the cradle to the grave.
71:8.8 (807.4) 6. Yerel ve ulusal hükümetler arasında yerinde bir uyum. 71:8.8 (807.4) 6. The proper adjustment between local and national governments.
71:8.9 (807.5) 7. Bilimin desteklenmesi ve hastalığın yenilmesi. 71:8.9 (807.5) 7. The fostering of science and the conquest of disease.
71:8.10 (807.6) 8. Cinsiyet temelli eşitliğin yerinde bir biçimde tanınması, erkekler ve kadınların evdeki, okuldaki ve kilisedeki faaliyetlerinin eş güdümsel hale getirilmesine ek olarak kadınlara üretimde ve hükümet yönetiminde özel hizmet görevlerinin sağlanması. 71:8.10 (807.6) 8. The due recognition of sex equality and the co-ordinated functioning of men and women in the home, school, and church, with specialized service of women in industry and government.
71:8.11 (807.7) 9. Makinenin icadı ve onu takip eden makine çağının uzmanlığı tarafından angarya işlerindeki köleliğin ortadan kaldırılması. 71:8.11 (807.7) 9. The elimination of toiling slavery by machine invention and the subsequent mastery of the machine age.
71:8.12 (807.8) 10. Evrensel bir dilin zaferi olarak lehçelerin varlığının sona ermesi. 71:8.12 (807.8) 10. The conquest of dialects—the triumph of a universal language.
71:8.13 (807.9) 11. Savaşın sona ermesi — emekliye ayrılan kıtasal mahkeme başkanlarından dönemsel olarak kendiliğinden atanan üyelerden meydana gelmiş yüce bir gezegensel mahkemenin başkanlığında, milletlerin kıtasal mahkemeleri tarafından sağlanan ulusal ve ırksal farklılıkların uluslararası yargısı. 71:8.13 (807.9) 11. The ending of war—international adjudication of national and racial differences by continental courts of nations presided over by a supreme planetary tribunal automatically recruited from the periodically retiring heads of the continental courts. The continental courts are authoritative; the world court is advisory—moral.
71:8.14 (807.10) 12. Bilgelik arayışına evrensel rağbet — felsefenin itibarının artması. Işık ve yaşam içinde bir gezegenin istikrara kavuşturulmasının öncül fazlarına girerken gerçekleşecek bir biçimde, bir dünya dininin evrimi. 71:8.14 (807.10) 12. The world-wide vogue of the pursuit of wisdom—the exaltation of philosophy. The evolution of a world religion, which will presage the entrance of the planet upon the earlier phases of settlement in light and life.
71:8.15 (807.11) Bahse konu bu nitelikler, gelişimsel hükümetin başlıca gereklilikleridir. Urantia, bu yüceltilmiş ideallerin gerçekleşmesinden oldukça uzaktır; ancak medeni ırklar bu doğrultuda ilk adımı atmışlardır — insanlık daha yüksek evrimsel nihai sonlara doğru topluca ilerleyiş halindedir. 71:8.15 (807.11) These are the prerequisites of progressive government and the earmarks of ideal statehood. Urantia is far from the realization of these exalted ideals, but the civilized races have made a beginning—mankind is on the march toward higher evolutionary destinies.
71:8.16 (807.12) [Bu anlatım, Nebadon’un bir Melçizedeği tarafından sağlanmıştır.] 71:8.16 (807.12) [Sponsored by a Melchizedek of Nebadon.]